ilker başbuğ'un anlatımıyla kozmik oda;
Silivri Cezaevi'nde görüştüğümüz eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un sözleri son derece manidardır. Başbuğ'a, "Kozmik Oda'ya girilmesine niçin izin verdiniz?" sorusunu yöneltmiştim. Soner Yalçın ve Atila Sertel'in yanında "Bülent Arınç'a suikast" olayını hatırlatarak başladı anlatmaya...
"Önemli bir görevde bulunan rütbeli personelle ilgili ihbar ve duyumlar almıştık. Kendi istihbarat birimimiz olmadığı için Seferberlik Tetkik Kurulu'ndan iki rütbeli subayı takip için görevlendirdik. Konu acil olduğu için MİT'e, Emniyet'e yazı yazmak zaman alacaktı. Bu takip esnasında polisler bizim personele hukuksuzca müdahale etti ve suikast yalanı ortaya atıldı.
Ciddi bir tertiple karşı karşıya kaldık. Kozmik Oda'ya girilmesine izin vermesek TSK topyekûn suçlanacak, suikast yalanı gerçek sanılacaktı. Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Işık Koşaner ve karargâh ekibiyle durum değerlendirmesi yaptık. Durumu hükümete, Başbakan'a bildirdik. 'Hukuki süreçtir, Kozmik Oda'da sakıncalı bir şey yoksa bırakın hâkim girsin,' dedi. Koşaner Paşa ile baş başa verip konuştuk ve girilmesine izin verdik" diyen Başbuğ, her kademesinde görev yaptığı TSK'da iç istihbarata yönelik bir birimin olmayışının artık hayati bir önem kazandığını da vurguladı...
Sayfa 233 - kırmızı kedi
