Şems-i Tebrizi'nin Konya'ya gelişi 12 Eylül 1244'tür. Bu tarih Moğolların Kayseri'yi zapt edişlerinden iki ila iki buçuk ay sonradır. Şems-i Tebrizi'nin bu tarihten önce Moğollarla irtibata geçtiğini gösteren belgeler de mevcuttur. Mesela Moğollar Erzurum'dayken Şems-i Tebrizi'nin de o yıllarda Erzurumda olduğunu görüyoruz. Moğollar Kayseri'ye geldiğinde o yine oradadır. Şems-i Tebrizi'nin müritleri olan Kalenderi dervişlerin de Moğollarla birlikte hem Kösedağ'da hem de Kayseri'de savaşa katıldıklarını İbn Bibi naklediyor.
Onuda yapamazsan..Oku
Ye, iç, bir işe sarıl. Yazamıyorsan bari bir kalem kes! Onu da yapamıyorsan, bir kalem cızırdat...
Sayfa 239Kitabı okudu
Reklam
Mevlana, Mesnevi'nin Kur'an olduğunu iddia etmiş
Hocası Şems-i Tebrizi gibi "Hulûliyye" inancında olan Mevlana, Allah'ın kendisine hulûl ettiğine ve içinde bulduğu Allah'ın kendisini konuşturduğuna inanmaktadır. Kendisine gelen vahyin böyle gerçekleştiğine inanıyor olmalıdır. Mesnevi'nin de böyle meydana geldiğini savunmaktadır. Mecusilikten gelen bu inancın (İran Irfancılığı) tasavvufi çevrelerde yaygın olduğu bilinmektedir. Vakıa Mevlana ve etrafındakiler ve hatta ilk Mevleviler "Mesnevî"nin vahy mahsulu olduğuna inanıyorlardı. Nitekim o dönemlerde kopya edilen Mesnevi'nin pek çok el yazması nüshalarının cild kapaklarına ve sahife başlarına "La yemessuhu ille'l-mutahharun" (Ona ancak temiz olanlar, yani melekler dokunabilir) ve "Tenzilün min Rabbi'l-alemin" (Alemlerin rabbi tarafından indirilmiştir) yazarak bu inancı ifade etmişlerdir. Sultan Veled'in anlattığına göre Dostlardan biri Hz. Mevlana'ya gelerek bilginlerin (Danişmend) Mevlana'nın "Mesnevi'ye niçin Kur'an dediklerini ben de Kur'an-ı Kerim'in tefsiri olduğunu onlara söyledim. Dediğini, babam da biraz durakladı ve sonra o dosta hitaben: "Ey köpek neye Kur'an olmasın? Ey eşek neye Kur'an olmasın? Ey bacısı ...... neye Kur'an olmasın? Söz ve manâ olarak peygamberlerin te evliyanın İlâhi sırlarının nurlarını ihtiva etmiyor mu?" demiş. Bu haber de Mevlana'nın Mesnevî hakkındaki inancını ortaya koymaktadır.
Seyfullah (Allah'ın Kılıcı)
'Kalbi uyanık bazı büyükler Şems-i Tebrizi'ye Seyfullah (Allah'ın Kılıcı) derlerdi; çünkü o kimden incindiyse, ya onu öldürür ya da ruhunda yaralar açardı."'
Sayfa 182 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Peygamber, Ali'ye dedi ki: "Ey Ali! Allah aslanısın, kuvvetlisin, korkmazsın, yüreklisin. Fakat aslanlığına dayanma, güvenme. Ümit ağacının gölgesine sığın! Hiç kimsenin rivayetlerle, masallarla yoldan ayıramayacağı akıllı bir kişinin gölgesine gir.
Şems-i Tebrîzî, seyahaderi boyunca karşılaştığı şeyhleri ve âlimleri melâmet tavrının bir gereği olarak gerçeklerin ortaya çıkması için imtihanlara tâbi tuttuğuna, velâyet tavrı baskın olanları şeriada, şeriat tavrı bastan olanları velâyede denediğini, bunların teslimiyet ve hakikat arayışlarının eksik olduğunu, cedelle vakit geçirdiklerini,
Sayfa 10 - Büyüyenay Yayınları - ☪ 1. Baskı, İstanbul, Ekim 2020Kitabı okudu
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.