Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
öylesine güçlüdür ki ruhumdaki umutlarım, kaygım da azalır sana yaklaştıkça ben.
Sayfa 69 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
... öylesine güçlüdür ki ruhumdaki umutlarım, kaygım da azalır sana yaklaştıkça ben. ...
Reklam
Kör bir ölüsün,işitmiyorsun! Seni hangi cennete yerleştireceğimi bilmiyorsun! Ruhumdaydı cennetin,çevrene serecektim onu!Fakat sen beni sevmeyecekmişsin, önemi yok.
Kör bir ölüsün, işitmiyorsun! Seni hangi cennete yerleştireceğimi bilmiyorsun! Ruhumdaydı cennetin, çevrene serecektim onu! Fakat sen beni sevmeyecekmişsin, önemi yok. Her şey <olduğu gibi> kalacaktı.
Bir Dervişim Sadece...
En nihayetinde şarklı bir dervişim ben, İçimizin buz dağlarını güneşe çeviren, Başı bulutları delen, bir dağ kadar yalnızım. Gün olur ormana döner kalbim, Gün olur ölü bir kenttir içimdeki ses... En nihayetinde dağlı bir yolcuyum ben, ‘O’nu ruhumdaki boşlukta arayan... Çiçeğe duruyorum mütebessim surette Göğümden bir kuş kafilesi geçiyor. Ucu Endülüs’e değen bir harf dokunuyor parmaklarıma, Su yürüyor nazlı hilal tenine, ay ışığında üşüyorum... Oysaki yıldızları dost bilmiştim kendime, Her biri gözlerine ayrı ayrı benziyor diye... Şarklıyım ben Sitare, Garbı bilmem. Bizim oralarda adına yakılan birçok türkü vardı. Her biri mırıldanınca dilimde intihar ediveren... Kimim ki ben? Yokluğunun melâl denizinde kıyama durup, Cennetini bekleyen bir dervişim sadece...
Kör bir ölüsün, işitmiyorsun! Seni hangi cennete yerleştireceğimi bilmiyorsun! Ruhumdaydı cennetin, çevrene serecektim onu! Fakat sen beni sevmeyecekmişsin, önemi yok. Her şey "olduğu gibi" kalacaktı. Öylece kalacaktı her şey..
Reklam
Ben ne kadar çok nefret edip de kaçarsam kendimden, kadınım, yardım et diye, o kadar sana koşarım; öylesine güçlüdür ki ruhumdaki umutlarım, kaygım da azalır sana yaklaştıkça ben. Hangi güzelim vaatler bana gelmişse cennetten hepsine senin yüzünde kavuşmaya can atarım; sezerim ki kurtuluşum o büyülü gözlerdedir, ama hep şunu anlarım bakınca başka herkese; yürek aşkla çarpmıyorsa gözün gücü beyhudedir. Işıltılar neye yarar hiçbir vakit görülmezse ya da benim özlediğim kadar soylu değilseler, çünkü aşırı seyrek görmek, unutmaya çok benzer.
Sayfa 69 - İş Bankası Kültür Yayınları
“Diğer yanda sen. Diğer yanda sen ve davranışların. Diğer yanda korktuğunda bana sığınman. Ve en beteri...” İç geçirdi.”Benden korktuğunda bile bana sığınman.” Kurduğu cümledeki her harf bir araya gelip ruhunu ruhuma bağlayan zincirlere dönüşürken tenime dokunan teni âdeta cehenneme davetiye çıkarıyordu.Ona her dokunduğumda ruhumdaki o kara boşluktan alevler yükseliyordu. Sen cennetin varlığından gurur duy, demişti Ediz. Ben cehennemi istiyorum Çığlıklar, sakat kalan ruhların ninnileriydi. Ölüm, sayıklamaları... Bazı ruhlar vardır ki karanlıkta var olan, aydınlığı unutan; acıyı kucaklayan ve kurtulma arzusundan sıyrılan. Şahmeran. İçinde sakat bir ruh taşıyan o bedenin adı buydu.
_İslam = Arapçılıktır. Asimilasyonla inananı araplaştırır. Her müslüman halk, araplaşmaya mahkumdur. Kuran’ın kendisi, Araplar için Arapça olduğunu söyler.(Şura 7) İnsanın tüm yaşantısı, giyimi, yemesi, içmesi, gezmesi, eğlenmesi, sevmesi, düşünmesi ve inanması “çöl bedevîlerinin kabile kanunu” ölçütlerine göre ayarlanmaktadır. İslamlaşarak milli
Kör bir ölüsün işitmiyorsun!Seni hangi cennete yerleştireceğimi bilmiyorsun!Ruhumdaydı cennetin,çevrene serecektim onu!Fakat sen beni sevmeyecekmişsin,önemi yok.Her şey olduğu gibi kalacaktı.Öylece kalacaktı her şey.Bana her şeyi bir arkadaş gibi anlatacaktın,neşelenecektik,birbirimizin gözlerine neşe ile bakıp gülüşecektik.Bir başkasını da sevsen dert etmeyecektim!İkiniz beraber gezer,gülüşürdünüz,ben de sokağın diğer ucundan izlerdim sizi...Ah,her şey kabulüm;gözlerini bir kez açsın yeter!Bir anlığına,ah bir anlığına!Az önce önünde durup sadık karım olacağına dair söz verirken baktığı gibi bakabilse bana!Ah,işte o bakışla her şeyi anlayabilecekti.
Sayfa 63 - Oda yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kör bir ölüsün, işitmiyorsun! Seni hangi cennete yerleştireceğimi bilmiyorsun! Ruhumdaydı cennetin, çevrene serecektim onu! Fakat sen beni sevmeyecekmişsin, önemi yok.
Sayfa 63 - Oda YayınlarıKitabı okudu
Hayat Ağacı, Ölümsüz 'Üstatfar
Tann'nın cennetinin ortasında, yani ken­ di ruhumuzun çok derinliklerinde bulunur, ve onun üzerinde bol bol yetişen, gelişip olgunlaşıp mükemmelliğe erişen, en kusursuz ve yaşam-verici meyve Sevgi'dir. Sevgi, onun ger­ çek karakterini algılayanlar tarafından, dünyadaki en büyük şey olarak tanımlanmıştır. Ben, onun dünyadaki en büyük