"Bir ateşim yanarım, külüm yok, dumanım yok. Sen yoksan mekânım belli değil, zamanım yok."
Sayfa 78 - Everest Yayınları, 15. BasımKitabı okudu
Reklam
Sen yoksan eğer, bugünün hisleri dünün ölü kabuklarından ibarettir.
Sayfa 14
Vurduğun her yerden gül biter sanma Sen beni ilk defa yaralamadın Ben sana kul köle olurdum amma Sen bana bir günlük yar olamadın Bu kadar yüklenmek var mı susana Yerimde olupta çıldırmasana Ben gönül köşkümü açtım da sana Sen sokak kapını aralamadın Hançerle mavzerle yıkılmazdım da Süründüm aklımı senle bozdum da Ben sana yüzlerce roman yazdım da Sen bana bir satır karalamadın Onbinde bir kula nasip olsam da Kadrimi bilmedin nimet olsam da Ben senın bağına rahmet olsam da Sen benim dağıma kar olamadın Kalplere şifalar sunan meyvaydım Her keyfe kedere derde devaydım Ben senin bahtına gülen ayvaydım Sen bana ağlayan nar olamadın Yıllara mal oldu gözümden düşmen Ey şimdi aynayla kavgalı düşman Her zaman mahcupsan her zaman pişman Sen kendi kendine yar olamadın.
Sayfa 223
Bu hikayeye kalbimi bırakıyorum.. :-(
Çok uzun yıllardır evli olan bir çiftin hikâyesi bu.. Adam her yıl evlilik yıl dönümünde eşine bir buket kırmızı gül gönderir. Eşini çok seven bu adamın geleneği, adam ölünceye kadar devam eder. Adam bir gün ölür. Cenaze töreni yapılır, taziyeler dilenir ve kadın bir başına yıllardır hayatını paylaştığı arkadaşı, eşi, sevgilisi kısacası her şeyi
Gerçek sevginin kölesiyim..
Sen yoksan eğer, bugünün hisleri dünün ölü kabuklarından ibarettir.
Sayfa 14
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.