Şaşırdım Kaldım İşte
Sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla, Bâzan sessiz sedasız, ipekten kanatlarla, Ama sen hep bin yıllık bilenmiş inatlarla, Karşıma çıkıyorsun en serin imbatlarla, Adını yazıyorsun bulduğun fırsatlarla, Yüreğimin başına noktalarla, hatlarla, Başbaşa kalıyorum sonunda heyhatlarla, Sözde senden kaçıyorum doludizgin atlarla.. Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle, Öldür bendeki beni, sonra dirilt kendinle, Çarpsan karasevdayı en azından yüzbinle, Nasıl bağlandığımı anlarsın kemendinle. Kaç defa çıkıp gittim buralardan yeminle, Ama her defasında geri döndüm seninle. Hangi düğüm çözülür nazla, sitemle, kinle? Ne olur bir gün beni, kapında olsun dinle..
Anlamadım nesin Nasıl bi' hâldesin Senden sonra kafam Toparlamayacak kesin
Reklam
Onu özlemiştim. Onunla bu şekilde olmayı özlemiştim. Düğmeleri deliklerinden çıkardıkça, gömleğinin yakaları birbirinden ayrılarak önce güçlü boynunu, sonra da göğsünün birazını ortaya çıkardı. Benimle oyun oynar gibi, göğüs kaslarının hemen altındaki düğmede durup kol düğmelerine geçti. Kol düğmelerini birer birer, yavaş hareketlerle
Sayfa 201
Biliyor musun, ilk mektuplarımda “Bana böyle şeyler yazma, sonra sana deli gibi âşık olurum,” demiştim, oldum işte... Sana bugün çılgın gibi âşığım. Senden ayrı geçen bu günleri cehennemde imiş gibi geçiriyorum.
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
GİTTİ GELMEZ BİR DAHA
Bir melul bakışta solmuştu penceremde Bunca yıl gelmedikten sonra yarama kim ışık tutacaktı Bir gülüşün kalmış şu ıslak sokaklarda Kahkahalara boğulurken kaybetmişim seni Hangi mehtap vurdu da denize yüzümü solduracak Ne haber var ne de bir umut “hadi gelde çıldırma” Bir hatıran ve anıların kalmış sadece senden geriye kalan Birde kulaklarımda
Sende olmadığımı çok sonra fark ettim. Bir vedaya hasret bırakıldığımı, içimdeki yangının sebebinin sen olduğunu, koştukça daha da uzaklaştığını fark ettiğim gün vazgeçtim ben senden. Yolun yaram kadar açık olsun…
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.