"Sen de Braggadocio gibi dört yanda komplo teorileri görme. Gene de özür dilerim. Böyle konuşuyorum, çünkü... " Düşüncemi nasıl formüle edebileceğimi bilemiyordum, "çünkü seni seviyorum." "Bunu bana ilk kez söylediğini biliyor musun?" "Aptal şey, aynı düşünceler içinde değil miyiz?" Ama doğruydu. Bu duygumu ifade etmeyeli otuz yılı geçmişti. Mayıs ayındaydık ve otuz yıl sonra ilkbaharı kemiklerimde hissediyordum.
Sayfa 135Kitabı okudu
Seni seviyorum Eco..
"Kültür dediğimiz şey gerçekte uzun bir ayıklama ve eleme sürecidir "
Sayfa 12 - Can yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bu duygumu ifade etmeyeli otuz yıl gećmişti .
"Düşüncemi nasıl formüle edebileceğimi bilmiyordum " __ çünkü seni seviyorum
Sayfa 135Kitabı okudu
Aptal olsan bile seni seviyorum demişti. Bu tür şeyler sevgiden çıldırtır insanı ama belli ki sonra onun katlanabileceğinden daha fazla aptal olduğumu anlamıştı ve birlikteliğimiz bitmişti.
Sayfa 74 - Doğan kitap
Sinemaya Başarıyla Uyarlanmış Romanlar
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası
Edebiyat Atlası
‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729) Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
Üçüncü tehlike, özel mektupların yayımlanmasıdır. Foscolo’nun olayında olduğu gibi mektuplar bir bahane olmadığı sürece, yazarların özel mektupları da sıradan ölümlülerin mektuplarından pek farklı değildir. Yazarlar, “Bana müshil ilacı yollar mısın” ya da “Seni deliler gibi seviyorum ve Tanrı’ya seni yarattığı için şükrediyorum" gibi şeyler yazabilirler; bu da çok olağan ve doğaldır; yazarın da bir insan olduğuna karar vermek için gelecek kuşakların böyle belgeleri bulup çıkarması çok acıklıdır. Ne olduğunu sanıyordunuz o adamın ya da kadının? Bir flamingo mu?
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
"Ne güzel bir ilan-ı aşkmış,aptal olsan da seviyorum seni.." :)
Sayfa 74 - Doğan kitapKitabı okudu
Post-modernizmin tutumunu, çok kültürlü ve kendisine, "seni umutsuzca seviyorum" diyemeyeceği bir kadına aşık olan birinin durumuna benzetiyorum, çünkü bu cümlenin daha önce Liala tarafından yazılmış olduğunu onun bildiğini bilmektedir.
Sayfa 726 - Gülün Adı Üstüne Umberto Eco'nun AçıklamasıKitabı okudu
Kehanet gerçekleşti.
"Seni seviyorum Abdül, bu yeter" diye son nefesini vermek üzere olan arkadaşının kulağına fısıldama yürekliliğini gösterdi Baudolino, o da gülümsedi. "Evet, sen beni seviyorsun, bu da yeter. Olmasından korktuğum için beni sevebileceğin düşüncesini aklıma getirmesem de, her zaman istediğim şey bu değil miydi? Yoksa umduğum gibi olmamasından korktuğum için bu istemediğim bir şey miydi? Ama şimdi bundan başka bir şey isteyemem. Ne kadar güzelsin, Prensesim, dudakların ne kadar kırmızı..." Vaftizci'nin sahte kafatasını yere bırakmış, titreyen eliyle aynayı tutmuştu, ve dudaklarını uzatıyordu, nefesiyle buğulanan aynanın yüzeyine değmeyi başaramadan. "Bugün sevinçli bir ölümü kutluyoruz, acımın ölümünü. Oh, tatlı Hanımefendi, sen benim güneşim ve ışığım oldun, geçtiğin yerler ilkbahardı, ve mayısta gecelerimi büyüleyen oldun." Bir an için kendine geldi ve titreyerek şöyle dedi: "Yoksa bir düş mü bu?"
Sayfa 368Kitabı okudu
Reklam
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.