"Hiçbir şey hayat kadar şaşırtıcı olamaz. Aşk hariç!"
Sevgili Galip,
Senin hikâyeni yazmak iğneyle kuyu kazmak kadar zordu, ancak seni anlamak ondan bile daha zordu. Kaleme alındığından beri hakkında bir sürü şey yazıldı çizildi, pek çok akademik çalışmaya ilham oldun, seni sevenlerimiz de oldu, senden nefret edenlerimiz de. Seni büyük
'Ölüler'i bir kez daha okudum. İçim yine kederle dolup taştı. Ağlamak istemedim, aşinayım ne de olsa Gabriel'in hikâyesine, ama yok, son sayfalarda yine ağlıyordum usul usul, ağlıyordum ve gözlerimin gerisinde hareket ediyordu bütün hayallerim, aynen Gretta'nın Michael Furey'i hatırlaması gibi, ve aynen içinin acısıyla kendini bırakışı gibi, ben
Kitap Dünyam ekibinden bir grup arkadaşla beraber okuduk. Kendi adıma mest oldum. Bugüne kadar 108 baskı yapmış böylesine kıymetli bir eseri, sınırlandırılmış karakter sayısı ile ne derece anlatabilirim bilemiyorum ama en azından kısa kısa eserin bendeki izdüşümlerini aktarmış olayım.
Oğuz Atay ' a pek çok noktada
Yazarın okudugum 3cu kitapi.Bir Not:seni seviyorum kadar begenmesemde iyi bir kitapti.Justenin kan bağışlaması ve kanın Joyceye verilmesi ile başlıyor..Joyce bu olay sonrası mucizevi bir şekilde Justenin anılarını onun becerilerini zevklerini kazanıyor...Bir Justen oluyor desem daha doğru olur...Ve bir kuaförde tanışan ikili sonralar Justenin kanının Joyceye verildiğini öğrenecek.Cok eğlenceli,aynı zamanda akıcı bir kitap.
Okumanızı tavsiye ederim.
"Seni seviyorum ama sana aşık değilim"
dedim.
"Bu benim için yeterli" dedi oda." Sana aşık olmama izin verdiğin sürece."
"Zor bir insanım," dedim. "
Bazen sahip olamayacağım şeyler isterim. O kadar hoşlanmayacağın yönlerim de var."
Maskeli Balo benim en sevdiğim tarihi aşk romanlarından biridir. Uzun bir liste yapsam bu kitap ilk beş içinde yerini alır. Bu türle tanışmamı sağlayan kitaplardan olmasının yanı sıra her okuyuşumda aynı hisleri ilk defa okuyor gibi hissetmemi sağlayan ender kitaplardan biri. Konusu, hikayesi, karakterleri yaşadıkları olaylar beni öyle içine çekti
Eleanor onun yanma gitti. Artık hıçkıra hıçkıra ağlıyor ve tek
bir kelimeyi bile telaffuz edemiyordu.
Ama Sean ona gülümsedi. “Eğer her şey farklı olsaydı,
hayatımı sil baştan yeniden yaşayabilseydim bundan dört yıl önce Askeaton’ı asla terk etmezdim. Bir firari olmasaydım... seninle evlenirdim. Seni seviyorum, Elle.”