O kitabı, henüz olmayan kitabı, senin için yazacağım, eğer gerçekten istiyorsan. Ama gerçekten istemelisin, benden istemelisin, ve ben senden onu okumanı hiçbir zaman istemeyeceğim.
Reklam
Ancak bu arada ,tam adanın yanından geçerken,hiç tahmin etmediğim bir şey oldu;sen adaya çıktın.Beni yalnız bıraktın.”Burada yollarımız ayrılıyor dedin,”dedin.”Oraya,denizle ufkun birleştiği yere kadar seninle gelemem.Yazık ki buna gücüm yok.”Şaşırmıştım.Bütün zorlukları ardımızda bırakmıştık,berrak denize doğru birlikte yolculuk yapacağız sanmıştım. Önce kızdım,daha sonrada birlikte gitmek için seni ikna etmeye çalıştım. Hiçbir şey söylememişsin yalnızca gülümsedin. Tek cevabın, rahat, sessiz bir gülümsemeydi. Sonunda iyi bir sebep bulmuş gibi sordum sana: “Tamam, ya altımızdaki şu deriden sal? Bizi o vahşi yaratıklardan koruyan şu güzel sal senin değil mi ? “ Tekrar gülümsedin,öyle cevap verdin: “Artık ona ihtiyacım yok,sende kalsın.Senin olsun.” Bu sözlerden sonra döndün be ağaçların arasında yavaş yavaş kayboldun.
"Senin bıçağı saplamak yerine, sırtımdan bıçağı çekip alacak kişi olacağını kim bilebilirdi?" "Onu da yapmam için epey zaman var, merak etme."
Sayfa 193
“Evlat, kesilmiş bir dilimdir. O kartal gibidir: Uçup geldi, gitmek istedi, uçup gitti; seninle ben ise bir ağaç kovuğundaki mantarlar gibiyiz, yan yana oturuyoruz ve yerimizden kımıldayamıyoruz. Senin için sadece ben hiç değişmeden kalacağım, sen de benim için öyle kalacaksın,”
Sen uğraşma ben senin yerine de suçlarım
Ama ne olursa olsun burada olmadığım onca zaman boyunca yaşadığı için onu suçlayacak değildim.
Sayfa 54 - NovaKitabı okuyor
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.