Cemal Süreya'nın dediği gibi,
"Sevgilim ben şimdi büyük bir kentte seni düşünmekteyim."
30 eylül 2020 5. Ayımız senle, Kavgayla, kahkahayla herşeye inat beraber geçen 150. Gün bugün. İyiki tanıdım seni, iyiki varsın sevgilim, seni çok seviyorum❤
71 gün geçti görüşmemizin üzerinden, her anı senle geçen sensiz 71 gün,
Sebahattin Abi
"Fırtınalarda yolunu kaybetmiş kaybeden gemi misali
Rotasız ve pusulasız kalmışken yüreğim
Ve hoyratça savrulurken bir limandan bir limana
Teslim olmuşken kaderine
Apansız sana rastladım o limanda
Sen adını koyamadığım
Senin adın kavuşmak olsun..." senin adın kavuşmak olsun sevgilim❤
Sabahattin Ali;
"Birbirimize rastlamadan evvelki hayatımız sahiden birbirimizi aramaktan başka bir şey değilmiş." Aradığımı buldum seninle sevgilim❤
youtu.be/_TLR_gCnpEM
YouTube kitap kanalımda Dostoyevski'nin hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz:
ytbe.one/0i9F0L1dcsMi.ibb.co/7jghFLT/1.jpg
Karamazov Kardeşler : Dostoyevski olağanüstü bir olaydır; belki de Rus bilincine özgü, eşi görülmedik bir olaydır, demişti Oğuz. Sonrasında da "Çirkin
O kadar güçsüzüm ki sesim bile çıkmıyor
Saat üçtür belki dört uyusaydım ya keşke
Uyanmaktan korkmasam yüz yıl uyurum sanki
Ağaçlar, evler, kuşlar bile uykuda
Bir garip, bir tuhaf, bir huysuzum ki sorma.
Sana söyleyemediklerimi bak gaybına söylüyorum
İçinden konuşma!
Bu yeryüzü bu gökyüzü iyi güzel amenna
Her işte bir hayır var doğru bunları geçmeyelim
Ama bıktım artık şerden hayır damıtmaktan
Misal şimdi yan yana uyumak var
Uyumamakta hayır var da
Uyumakta ne mahsur var
Bir güzel olsak ya senle bu anlaşmamazlıklar niye
Secdelere küs alnımda bir kara bir kara
Kalksak gitsek ya şimdi
Belki Abant olur belki Porsuğun kenarı
Bayram namazından sonra
Ben anlatsam sen anlasan beraberce ağlasak
Ağlamak anlamaktır benimle ağlasana..
YouTube kitap kanalımda 1984 kitabını önerip distopya türünü anlattım:
ytbe.one/DNo1wRTFR1g
"Who are you to wave your finger?
You must have been out your head!"
"Sen kim olduğunu sanıyorsun da bana parmağını sallıyorsun?
Kafayı sıyırmış olmalısın!" Tool*
UYARI : Bu inceleme yazılırken hiçbir kitap yakılmamış,
YouTube kitap kanalımda Tezer Özlü'nün hayatı, bütün kitapları ve okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz :
ytbe.one/4rhsgjdY_SQ
Bir insanın anıları kaç puan eder? Anılar puanlanabilir mi? Tezer Özlü bir insanın tozlanmış anılarını dışarıya çıkmaya nasıl ikna edebilir?
Keşke böyle bir kitap yazmasaydın Tezer. Anılar ne güzel
Arkadaşlar, sitede en çok paylaşılan sahte alıntıları https://1000kitap.com/SahteAlintilar ile bu iletide topladık. Sitedeki bilgi kirliliğini temizlemek için bu alıntılara rastlarsanız lütfen şikayet ediniz. Ve lütfen okumadığınız, kitaplarda kendi gözlerinizle görmediğiniz alıntıları eklemeyiniz. Bu sözlerin mal edildiği kişilere ve sözlerin
YouTube kitap kanalımda Tezer Özlü'nün hayatı, bütün kitapları ve okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz :
ytbe.one/4rhsgjdY_SQ
Bu kitap incelemesini şu an Tezer Özlü'nün bedeninin yanında yazıyorum. Kanıt: i.hizliresim.com/e9h3lgo.jpg
Demiştim ama sana Tezer, 4 gün önce Çocukluğun Soğuk Geceleri kitabına yazdığım
Tarihin en suçlu bilinmeyeninden, daha çok ölümleriyle bilinene...
Ben, erkek. Bir çocuktum zamanında, öyle de kalmam gerekirdi. Sonraları artık büyümem gerektiği anlatıldı.
Masumluğumu kaybettiğim nokta işte tam da o kırılma noktasıydı.
Anlatılması gereken hikaye ise benim değil, unutulanlara ve anlatılmayanlara ait olan yarım kalmış
"LEYLİM" bir insan sevdiğine en güzel nasıl seslenebilir? Hem onun adından uzaklaşmadan hem de kendi kalbini katarak nasıl çağırabilir ki? Bir Ahmed Arif'in Leylim'i olmak nasıl bir duygu? Peki ya, Leylim'in Arif'i olamamak? Böyle diyordu Leyla Erbil'e, Leyla'sına Leylim, Sevgili Canım, Canım Leylâm, Ömrüm diye başladı mektuplarında
Tarihin en suçlu bilinmeyeninden, daha çok ölümleriyle bilinene...
Ben, erkek. Bir çocuktum zamanında, öyle de kalmam gerekirdi. Sonraları artık büyümem gerektiği anlatıldı.
Masumluğumu kaybettiğim nokta işte tam da o kırılma noktasıydı.
Anlatılması gereken hikaye ise benim değil, unutulanlara ve anlatılmayanlara ait olan yarım kalmış
Susmak istiyorum hiç konuşmamak...
Uyumak istiyorum hiç uyanmamak...
Meğer ne çok kıymet verdiğim şeyler varmış meğer ne çok kıymetlim varmış...
Hayata eksik başladım derdim hep eksiğim derdim meğer ne kadar çok şeye sahip mişim kaybettikçe farkettim...
Uzun uzun konuşmak istiyorum...
Uzun uzun sadece sana susuyorum...
Bir yere gitmek istiyorum, o
Muhyettin Şentürk
Şiir gibi yaşamak... Bir kedinin tüylerini okşamak, bir martının gökyüzünde süzülüşünü izlemek, bir gülü koklamak, bir şarkı dinlerken anılara dalıp gitmek, aşık olmak...Her birimiz bir Şiiri yaşıyoruz aslında...Kendi hayatlarımızdan Şiirlere Aşinayız, Aşikarız ya da Aşiirkar'ız...
Gelin bakın Şairimiz bir Şiirinde ne diyor “ Gel, beraber yürüyelim, Bu yola ancak senle katlanılır, Eğer gelirsen birlikte aşarız şu tepeleri, Eğer taşa değerse ayağın, öperim geçer, Rüzgardan dahi korurum seni..."
Şiir kitabımız ,Hislerimizde sonbaharı, ilkbaharı, yazı ve kışı içiçe yaşatıyor... Gözlerimizden bir pırıltı gelip geçiyor...Ve bu gelip geçici yaşamda yanımıza kalan tek şey duygular diyor Aşiirkar...
.
Aşiirkar'ın dili oldukça sade ve içten sıcacık...Şiirleri okurken çoğu zaman kendinizi bulduğunuz satırlarda takılıp kalacaksınız...Ben de öyle oldu...
Duygularınıza tercüman olacak Şiirlerle buluşmak ve hislerinizin deryasında çoğalmak istiyorsanız Aşiirkar'ı okumalısınız...
Şiir gibi yaşayın, Şiirlerle kalın diyorum...
Sayfayı çevirin sizin Şiiriniz diğer sayfada belki de...
Şiirsel okumalar....
AşiirkârMuhyettin Şentürk · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 20228 okunma