Ahmet Altan
Ahmet Altan
Kocaman bir kedi gibi yatıyorum bazen gecenin içine. Ilık bir karanlığın örttüğü evlerdeki ışıklar tek tek sönüyor. Aniden bir ışık huzmesinden kanatları beyazlanarak bir kuş geçiyor.
Ne arıyorum buralarda?
Yıllar önce olduğu gibi geceleri tekrar buğday başaklarının arasında yürüyorum. Bu kez elimde parmaksız eldiven yok, yine eskiden olduğu gibi çıplağım. Sessizlik yine ürpertiyor, kalbimin sesini duyabiliyorum. Hafif yel esiyor, başaklar sallanıyor, ben de sallanıyorum, başaklar adeta beni kontrol ediyor. Ayın parıltısı altında sarı başakları
Reklam
Izdırap •
Yazmyordum uzun zamandır. Bugün yine Kalem elimde, Öylece seni düşündüm bütün gece. Izdırap verdi bu bana. Gecenin ışığı daha kara, daha yalnızım bu karanlıkta. Seni hayal edip sana iki Kelam yazamıyor olmam, çölde dudakları kurumuş birinin su isteyememesine benzer. Kendimi bir daha seyrediyorum aynadan. Yine yalnızım ve sensizlik kokuyor her taraf. ~ Ve yine yalnız kaldı bu adam. Kavuşamadı bir türlü o kadına. Uzaktı ona, oda ondan uzak. Uzaklık değildi onlari ayıran. Birbirine Tutunamadılar, Yorulup bıraktılar. Aşk yandı kül oldu bir süre sonra. Artık geceler Bir şey hatırlatmaz oldu onlara. 14.07.2023
Gece kuşu
Sessizlik. Her taraf sessiz olmalıydı. Bu kavramı geçen gün ormanın derinliklerinde dolaşan biri genç öteki yaşlı iki kişiden duydum. Gözlerim iyi seçemese de, yaşlı olanı sesindeki yıpranmışlıktan tanıdım. “Kendime eziyet ediyormuşum. Bu yaştan sonra oturup keyfime bakmalıymışım. Pehh! Onlar ne bilir gecenin sessizliğinde doğaya karışan
Sensizlik bana yaramıyo Bak yine hasta oldum ..
- Eylül geldi bile! Hep; anımsayacağım o sokağı. - Neden anımsar ki insan? Bir boşluk kendini duyurmuş olmalı. Böyle bir şey olmalı. Sesler
Reklam
24 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.