İTİRAF EDEMEDİĞİNİ
Bazen kendine bile itiraf edemediğini
Şiirler anlatır
Senin konuşamadığını
Yazdıkların konuşur
İçindeki sustuklarını
Avaz avaz bağırır
Duyulmasını istemediğini
Şarkılar söyler
Bir şiir yazar yine şair
Güftesi bestelenir...
KALPTEN DUDAĞA
Kalpten dudağa sözler gelir
Bilgisayarın tuşlarıyla ifadeler şarabın kırmızısı gibi akıverir
Şiir mi olur, alıntı mı olur, mısra mı olur
Naif, narin ve derin duygularıyla
Kelimeler konuşur
Konuşulan kelimeler dünyayı değiştirir...
Cinsiyeti Terk Etme kitabından bahsedeyim bugün de biraz.
#kitapkonusu
#kitapyorumum
Çağımız meyda ile birlikte çocuk büyütmeye çalıştığımız bir çağ kabul edelim. Dolayısıyla çık fazla dış baskıya maruz kalıyoruz.
Çocuklarımız ise bizden çok popüler kültüre güveniyorlar. İzledikleri her şeyi
Travma böyle bir şey di galiba; onu somutlaştırmamak, yok sayabilmek adına ne açıkça sesli söylüyorduk ne de yazıyorduk. Belki bu, ruhumuzun hayatta kalma stratejisiydi.
Eğer bir süre için aklını susturup kalbine, ruhuna konuşma şansı verirsen, bence bunu sende bileceksin. Biz birbirimizi aklımızla sevmedik ki, âşık olduk.
Çok sevdiğimiz birisi zarar gördüğünde, ortada suçlayacak bir kötü karakter olsun isteriz. Aksi takdirde öfkemizi ve isyanımızı yönetecek hiçbir şey olmaz ve en yanındakine, yani kendimize yüklenmeye başlarız.