Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Zira kadınlar sezerler, sonrasını görürler lakin bu sebeple kafaları daha çok karışır, her şeyi fazlasıyla anlamanın bir hastalık olduğunu unutma... Dişilik ile delilik yakındır. İkisi de kendilerine serazat bir dünya kurup o dünyada yaşarlar.”
Sayfa 341 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Bu seferki gemi on iki yaşındaki bir çocuğun yapacağı gemi değildi. Bu, artık şimdiden kaptan anlaşılan bir delikanlının gemisi idi. İçinde açılmak, uzaklaşmak, seyahat arzuları dolu, hür, serazat, vatansız bir insanın gemisiydi. İçinde dalgalar, fırtınalar, sakin denizler, acayip balıklar, bambaşka, bize benzemeyen, bize benzeyen insanlar dolu, bir insanın tahayyüllerinin, hatıralarının gemisiydi. ____
Sayfa 30
Reklam
Zira kadınlar sezerler, sonrasını görürler lakin bu sebeple kafaları daha çok karışır, her şeyi fazlasıyla anlamanın bir hastalık olduğunu unutma... Dişilik ile delilik yakındır. Ikisi de kendilerine serazat bir dünya kurup o dünyada yaşarlar.
Sayfa 342
Halbuki böyle perişan ve serazat yaşamak istiyor gönlüm..
Bu seferki gemi on iki yaşındaki bir çocuğun yapacağı gemi değildi. Bu, artık şimdiden kaptan olacağı anlaşılan bir delikanlının gemisiydi. İçinde açılmak, uzaklaşmak, seyahat arzuları dolu, hür, serazat(serbest), vatansız bir insanın gemisiydi.
Bir tek kişi iyilik ve güzellikle meşgul olsa dahi evler, şehirler, memleketler ve milletler büyük bir saadetle şaduman olurlar.... Böyle kimseler yalnız kendilerini tahsis etmekle kalmazlar; rast geldikleri insanları da hür ve serazat bir ruh ile doldururlar.
Sayfa 273 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ömrüm hep yollarda hep aramakla geçse keşke Kışkırtıyor beni, bir hain kıl kaçmış damarlarıma.. Basit bir türkü öğrenip köylünün birisinden, Yollar boyunca hep onu, durmadan onu söylesem. Issız tepelerde güneşe bakıp saati tahmin etsem Haberim olmasa hiç perşembeden, pazartesiden ... Irgatlık etsem, çobanlık yapsam dağ başlarında. Karnımı ben de doyururdum çökelekle, zeytin tanesile. Yıldızlara baka baka dertleşerek yanımdakile Ben de ısınsam güz akşamları meydan ateşlerinde. İnan o zaman ölüm, hiç aklıma gelmeyecek Lütfücüğüm, Serseriliğe, insanlara, toprağa meylim var. Amma gel gör ki bir masa başındayım akşama kadar Halbuki böyle perişan ve serazat yaşamak istiyor gönlüm ...
Turgut Uyar
Turgut Uyar
“Zira kadınlar sezerler, sonrasını görürler lakin bu sebeple kafaları daha çok karışır, her şeyi fazlasıyla anlamanın bir hastalık olduğunu unutma... Dişilik ile delilik yakındır. İkisi de kendilerine serazat bir dünya kurup o dünyada yaşarlar.”
Sayfa 341 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Ağzına Sağlık Üstad..
Serseriliğe, insanlara, toprağa meylim var. Amma gel gör ki bir masa başındayım akşama kadar. Halbuki böyle perişan ve serazat yaşamak istiyor gönlüm. *Turgut Uyar
" Dişilik ile delilik yakındır. İkisi de kendilerine serazat bir dünya kurup o dünyada yaşarlar. "
Sayfa 242Kitabı okudu
Reklam
Yürüyüşte keşifler vardır:
Kendini dinlemek, kendi yolunu çizmek, başka yollar bulmak, güzergâh belirlemek, işaretleri takip etmek ve illa öğrenmek vardır. Ya da her şeyden azade, serazat bir iklime merhaba demek vardır. Yürüyüş, mizacı hem keskinleştirir hem de kırılgan hale getirir. Kimsenin, ince şeyleri durup anlamaya vakti yokken yürüyüşçü, başını taştan taşa vurarak akan su misali aranır.İnceliği ve sadeliği arar.
Hatice Ebrar AkbulutKitabı okudu
Yürümek, insana pırıltı verir. Çünkü yürüyüşte keşifler vardır: Kendini dinlemek, kendi yolunu çizmek, başka yollar bulmak, güzergâh belirlemek, işaretleri takip etmek ve illa öğrenmek vardır. Ya da her şeyden azade, serazat bir iklime merhaba demek vardır. Yürüyüş, mizacı hem keskinleştirir hem de kırılgan hâle getirir. Kimsenin, ince şeyleri durup anlamaya vakti yokken yürüyüşçü, başını taştan taşa vurarak akan su misali aranır. İnceliği ve sadeliği arar. Niyeti, bir yol bulmak ve o yolu anlatmak, burada gidilecek bir yol, yürünecek bir hayat var demek üzerinedir. Nazarıdikkari buna dönüktür. Böyle bir yazar, sabit dururken bile zihnen yürüyüş hâlindedir. Onun için eve kapanmak yürüyüşten mahrum olmak değildir.
Sayfa 122Kitabı okudu
Şimdi artık insan kuş misalidir. Şose hür,serazat, serseri uzanır.Yanın sıra kambur gölgen yürür.Geçenler "Selamun aleyküm" derler.
Göğsümden bir yük kalkmıştı sanki, benim için ağırlık kanunu diye bir şey kalmamıştı. Genişlemiş, İncelmiş, yücelmiş hayallerimin peşinde serâzat uçuyordum adeta.
Sayfa 35 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
676 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.