Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Şeriat gericiliktir, sizi o medeniyet sandığınız lanet olası pis bataklıktan, nefsinizin arzularından, dünyanın heva ve heveslerinden kurtarmak, ebedi huzura ulaştırmak için yüzyıllar ötesinden, gerisin geriye gelmektir şeriat
Yıllarca bu ülkenin aydınlarına kan kusturan, kendi halkının korkusu haline gelen MİT’in başkanı bile artık ‘ülkede bölücülük ve şeriat tehlikesi olmadığını’ söylüyor.
Eğer bu adam derse ki: “Ben falcılık yoluyla olsun, tıp açısından olsun, bazı şeyleri inceledim. Denemelerim sonucu, bunların kimisinin doğru olduğunu gördüm ve içimden de bunun doğru olabileceği kanaatine vardım. Böylece bunların kabul edilemez olmadığını, kaçınılması ve uzak durulması gereken şeyler olmadığını gördüm. Oysa Nübüvvet yoluyla
112 syf.
10/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Esselâmü aleyküm Öncelikle bu kitabı okurken ne güzel bir Rabbimin olduğunu anlamadım İnsanın ne için doğduğunu görevinin ne olduğunu gördüm Ve bir çok peygamber efendimiz a.s.m hadislerine rastladım bu kitabı okurken ben çok mutlu huzurlu oldum İnşeallah sizlerde okur sizde mutlu olursunuz Allah'ın rahmeti bereketi merhameti güzelliği
Sırru'l Esrar Sırların Sırrı
Sırru'l Esrar Sırların SırrıAbdülkadir Geylani · Gelenek Yayıncılık · 2006511 okunma
gelecek, Tanrı'ya aittir ve yalnızca o açınlar geleceği ve yalnızca olağanüstü durumlarda. Geleceği nasıl seziyorum? Şimdinin işaretleri sayesinde. Gizin kökü şimdidedir; şimdiye dikkat edecek olursan, onu iyileştirebilirsin. Ve şimdiyi iyileştirebilirsen, daha sonra gelecek olan da iyi olacaktır. Geleceği unut ve hayatının her gününü Şeriat'ın kurallarına uygun olarak ve Tanrı'nın evlatlarına bahşettiği inayete güvenerek yaşa. Her gün kendisiyle birlikte ebediyeti getirir."
Şeriati Yenmek
Akılcılığın seslenişine kulak verip, laikliğe ve Atatürk devrimlerine sarılı olarak şeriatçının yalan kökenli sahte saltanatına ve aydınlığa başkaldıran başıboş saldırılarına karşı savaşım vermektir. Bu savaşımı verebilmek için, her şeyden önce İslam şeriatının içyüzünü, daha doğrusu özünü öğrenmemiz ve öğretmemiz, şeriat verilerini akıl süzgecinden geçirecek cesareti göstermemiz gerekir.
Osmanlı Devletinin kuruluş ilkelerinde Müslümanlık , hanedanlık ve ortaçağ yapısı vardı. Devlet , şeriat denilen İslam hukuku , kanun adı verilen hükümdar buyrukları ve örf denilen geleneklerle yönetiliyor ve bazen günlük gereksinimleri karşılamak için bunlar mantık dışın kadar genişletiliyordu. Bu yasalar gereğince Müslüman olmayanlar İslam kanunlarını kabul ettikleri takdirde korunuyorlar ve topluluk yaşamlarını kabul ettikleri takdirde korunuyorlar ve topluluk yaşamlarını sürdürebiliyorlardı. En önemli üç gayrimüslim ve cemaat ise Rum ya da Doğu Ortodoks Hristiyanları , Ermeni Gregoryen(Monophysite - İsa Mesih'in hem tanrı hem insan olarak tek bir tabiatı olduğuna inanan) Hristiyanlar ve Yahudiler idi. Bu topluluklara o tarihlere verilen millet adı daha sonraları laik ulusu belirtecekti. Gerçi kapsamı zamanla değişti ama millet sisteminde toplulukların kendini yönetme biçimi durum , genel de Hristiyanların etkisi altındaki Avrupa'da görülmüyor ama yine de , yaşamlarını istedikleri biçimde sürdürüp başarılı olabildiler.
Seks ticaretinin yaygın bir biçimi, bir kadın kölenin, şeriat hukukunun hıyar-ı ayıb düzenlemesine göre satın alınmasıydı. Bu düzenleme erkeklere de uygulanıyordu ama kadınlar söz konusu olduğunda, kadın kölenin bir kusuru görüldüğünde birkaç gün, genellikle üç gün sonra sarıcıya iade edilebiliyordu.
“Müminlerin olduğu bir toplulukta kölelerin bulunması tuhaf değil mi?” diye sordu Orlando “Yerinde bir soru.” Diye karşılık verdi Hazim. “Her ne kadar şeriat bir Müslüman’ın başka bir Müslüman’ı köle olarak tutmasına müsaade etmiyorsa da bu emir diğerlerinin arasında en fazla ihlal edilenidir. Bizzat peygamber de iki kölesi vardı.”
Sayfa 218 - Yurt KitapKitabı okudu
Vaiz hem âlim-i muhakkik olmalı —ki, tâ isbat-ı müddea etsin—; hem hakim-i mudakkik olmalı —ki, muvazene-i Şeriat'ı bozmasın—; hem de beliği muknî olması şarttır.
Divan-ı Harb-i ÖrfiKitabı okuyor
Farklılığı Göz Önünde Bulundurmamak
İnsanın bir şeyi yanlış anlaması başkadır, dinden çıkarılması başkadır. Her Müslüman'ın Şeriat'ı anladığı gibi uygulamaya hakkı vardır. Eğer on Müslümanın onunun da degişik yöntemleri varsa, Allah'ın kurallarına itaat etmeleri gerektiğine inandıkları sürece Müslümandırlar. Onlar tek bir ümmet'i oluştururlar, başka cemaatler oluşturmak için bir sebep yoktur. Bu noktayı anlamayan insanlar ümmet'i basit nedenlerle parçalıyorlar, cemaatlerini ve camilerini ayırıyorlar, kendi toplulukları dışından evlenmekten ve sosyal ilişkiler kurmaktan kaçınıyorlar ve gruplarını kuruyorlar.
İslâmiyet, insaniyet-i kübra ve Şeriat, medeniyet-i fuzlâ olduğundan Âlem-i İslâmiyet, medine-i fâzıle-i Eflâtuniye olmağa sezadır.
Divan-ı Harb-i ÖrfiKitabı okuyor
Cem'i kuvvetimle derim ki: Terakkimiz, ancak milletimiz olan İslâmiyetin terakkisiyle ve hakâik-i Şeriat'ın tecellisiyledir.
Divan-ı Harb-i ÖrfiKitabı okuyor
En mukaddes maksadım, Şeriat'ın ahkâmını tamamen icra ve tatbiktir.
Divan-ı Harb-i ÖrfiKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.