426 syf.
·
Not rated
Kendini bilmek! Burada kişisel bilgiden kültürel bilgiye kadar uzanan bir düşünceyi her zamanki gibi coşkulu bir anlatımla anlatır Ai Şeriati. Kendisini tanımlayan tiradı ile: Sizi rahatsız etmeye geldim! Özellikle katil çocuklarıyız dediğinde ciddi bir rahatsızlık ve farkındalıklarla düşüncelere daldığım oldu. Rahatsız etti. Kendini bil derken
Kendini Bilmek
Kendini BilmekAli Şeriati · Endişe Yayınları · 1990141 okunma
İdealist düşünceden etkilenmiş, çığır açan bir diğer hareket Marksizmdir. Filozofların derin spekülasyonları, sayısız erkek ve kadının hayatını dönüştürecek bir kılığa -şaşırtıcı bir şekilde- burada bürünmüştür. Marksizm, romantik milliyetçilik gibi, dinin bir yedek formu mudur? Marx'ın düşüncesinin çekirdeği -sınıf mücadelesi, ekonominin önceliği, üretim biçimlerinin ardıllığı, üretim güçleri ve ilişkileri arasındaki çatışma öğretileriyle beraber tarihsel materyalizm- dinsel kavramsallaştırmalara hiçbir şey borçlu değildir. Kutsal Teslis ile emek değer teorisi ya da Bakire Doğum ile sabit ve değişir sermaye oranları arasında pek bir süreklilikten de bahsedilemez. En azından bu anlamda Marksizm, tümüyle seküler bir siyaset formudur.
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
SURİYE’DE EMPERYALİZMİN HOLLYWOOD OPERASYONAL İŞGAL OYUNU “Emperyalizm, Suriye için düğmeye basıyor” buna benzer milyon tane medya ve basında başlık görülmüştür şimdiye kadar. Ve şu ana kadar antikapitalistlerden, antiemperyalistlerden, komünistlerden, sosyalistlerden başka pek fazla kimse bu başlıklara karşı herhangi bir şey yapmamıştır.
Muaviye şöyle diyordu: "Bütün mal Allah'ındır/' Ebuzer de buna itiraz ediyor ve: "Sen bütün mal Allah'ındır diyerek, kendini Allah'ın unvanıyla bu mülkün sahibi olarak görüyorsun. Halbuki mal halkındır' demen gerekiyor." diyordu. Öyle ki böyle bir yorum, malikiyetin yapısı konusunda değişik açıklamaların yapılmasına yol açtı. Özel sermaye ve ferdi malıkiyete dini bir koruma ölçüsü getirilerek, "halk"ın yerine "fert" konuldu. Halbuki dinin getirmiş olduğu ölçü tam bunun tersineydi. Bunun ardından yağmaya, gasba, sömürüye dayanan kanun veya kanunsuz özel mülkiyet sistemi gelişiyordu.Bu sistemi geliştirmek için de her türlü istinbad mübah oldu.
“Bir hayat hikayeniz yoksa nasıl yaşıyorsunuz”
Özellikle hayat hikayeleri sadece sermaye ve başarı üzerine kurulu muhitlerde bazı marketlerin rafları boşaltıldı. İhtiyaçtan öte açlıktan ölme korkusu ile evin her yerine erzak istifledi bazıları. Ölümü ilk kez kendilerine bu kadar yakın hissetmeleri onları korkuttu. Mithat Cemal Kuntay “Üç İstanbul” romanında “Yığın; karnıyla düşünür.
DENİZ BEY TAYİP ERDOĞAN'IN ÖNÜNÜ NEDEN AÇTI?
"Dinin sermaye yapıldığı ve Allah'ın yarışa sokulduğu bir oylama demokrasinin yansıması olabilir mi?"
Sayfa 39
Reklam
269 öğeden 211 ile 220 arasındakiler gösteriliyor.