Eser okuduğum en başarılı bilmece tarzında ki kitap olarak kütüphanemde ki yerini aldı. Konu başlangıcı ve ilerleyen sayfalardaki ipuçlarını okurken sürekli katilin profiline en yakın isme odaklanmaya çalıştım...
Kurgusu ile kapalı oda cinayetlerime muhteşem bir örnek...
Yazar her bölümü, şüphelilerin ağzından kaleme alarak, katilin ve kurbanın
Bir insanlık suçunun işlenmesi için tek bir kişiyle konuştuğunuzda ikna etmeniz
zordur, ama bürokratik bir ağ içerisinde görev dağılımıyla bir sürü ahlaklı, iyi ve kibar insanın size yardımcı olmasını sağlayabilirsiniz.
Bu kitap bir sorunun cevabıdır: "Mücadele etmeli miyiz, yoksa boyun mu eğmeliyiz?"
Hans Kirk, Danimarka kominist partisi üyesi ve aynı zamanda bir edebiyatçıdır. Danimarka naziler tarafından işgal edilince kendisi de tutuklanmıştır. Dönemin amerikan gazetelerinde bahsedilen bir olaya denk gelir: Güney Amerikada yaşayan Kızılderililerin
Tarih, bize ahlak ve insan doğasının karmaşıklığının işin içine girdiği alanlarda, iyi niyetli bile olsa kestirme cevapların tehlikeli olduğunu öğretmiş olsa gerek.
Selim ileri ‘nin ‘’Romanlar ‘ın kara sevdalısıydım’’ ifadesiyle başladığı kitabı 230 romanın inceleme yazısından oluşuyor. Romanlar üzerine yazdığı yazılarından, romanları okuduğunda edindiği izlenimlerinden, saptamalarından, hislerinden, dönemlerinde uyandırdığı tepkilerden, yer yer edebiyat eleştirmenlerinin görüşlerinden, derlediği notlarından
Çoğu zaman bir çok uluslu kahve mekanında, bir müzik duyulur. O müzik dinlenilmez, sadece duyulur, kahve dükkanındaki diğer sesler gibi fondaki bir sestir. O müziği o anda duymanın yanı sıra, “dinleyen” kişi için çalan eser önemlidir: Belki defalarca dinlemiştir ama kahve mekanında denk geldiğinde, kendisi için önemli bir dostunu ya da bir figürü
Mehmet Rauf'un en başarı eseridir diyebiliriz. Kitapta yer verdiği psikolojik tahliller oldukça yerindedir. Ancak okurken bu durum sizi biraz sıkabilir ki ben yer yer sıkıldım.
Kitabın konusuna gelecek olursak, Süreyya Bey ve Suat Hanım'ın mutlu bir evlilikleri vardır. Yazı, aile yanında geçirmektense bir yalı kiralayıp, oraya geçerler. Süreyya'nın yakın arkadaşı Necip sık sık onları ziyarete gelir. Bazen Sürayya ile balığa çıkarlar, bazen evde kalıp Suat ile muhabbet edip, piyano çalarlar. Necip böyle Suat ile vakit geçirdikçe ona aşık olmaya başlar. En yakın arkadaşının karısına aşık olmayı ilk kendine yakıştıramaz ve bir çıkmaza düşer. İşte bu durumdaki karakterlerin iç dünyalarını görüyoruz.
Rivayet odur ki yazarımız Mehmet Rauf, Tevfik Fikret'in halasının kızı olan Sermet Hanımla evlendiğinde içgüveysi gider ve Tevfik Fikret'in eşine aşık olur. Bu ne kadar doğrulanmamış bir konu olsa da Mehmet Rauf'un romanda Necip'i çok iyi anlatması dedikoduları güçlendirmiştir.
EylülMehmet Rauf · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202339,8bin okunma