LUBİN- Herkes diyor ki kocası pek kıskançmış, boynuzlanmaktan hoşlanmazmış. Hasılı huysuz, densiz, titiz, eserekli, terelelli, heyheyli, osuruğu cinli herifmiş. (Dandin her sıfat için mimik yapmıştır, sonuncuda duralar.)
FASULYECİYAN- Bir dakke. Tuluat istemem İsmayil. Bu son lafına nasıl mimik uydurayım? Al şu oyuna bir nazar et. "Osuruğu cinli" gibi laflar vardır ki burada? Orta oyunu değil bu. Klasik Molyer facıası. Molyer oynarken insan hazırol durmalı, önünü iliklemeli.
K. İSMAİL- (Virjinya'ya sorar) Kim oynuyor o dediğini?
FASULYECİYAN- Sen oynorsun evladım. Deli misin İsmayil? Daha rolundan haberin yoktur? İsmayil yoksam rolunu sevmoorsun?
K. İSMAİL- Yok rolümü seviyorum da usta, ismimi sevmiyorum. Şunu İbiş yapsak olmaz mı?
Ah! Eyvah! Bahtsız ben. Kötü kaderim beni ne felaketengiz bir izdivaca sürükledi. Meğerleyim asilzadegan kızı ne acayip mahluk imiş. Ben bu feciayı eyi öğrendim. Bizim gibi köylünün asılzade familyasına girmesi, ne acı zehir olduğunu her gün tadorum.
"Buraya Türkiye demişler. Deli kisvesine bürünmeden, düşman kazanmadan hiçbir radikal iş göremezsin."
Haldun Taner,
Sersem Kocanın Kurnaz Karısı
"Doğru yol, garbı ne taklit, ne adapte. Doğru yol, galiba, Türk insanından, Türk şartlarından, Türk mevzularından hareket edip, hem öz, hem biçim bakımından bir Türk tiyatrosuna varmak. Biz ancak bu kadarını yaptık. Bundan sonrasını da gelecek nesiller başarsın artık."
Sayfa 94Kitabı okudu
"İşte senin gibi kibar eve girme meraklısı olanlara ibret olsun. Kibarlık insanın içinde olmalı. Yoksa adında, elbisesinde değil."
Sayfa 93Kitabı okudu
"Gülmekten korkma Asım Bey. Gülmesini bilmeyen düşünmesini de bilmez."
Sayfa 62Kitabı okudu
"İmkansız bir şey, tiyatroya gitmek tab'ıma mani."
"Tab'ını değiştiriver mirim."
"Tab değişir mi paşa?"
"Öyleyse sen niye benimkini değiştirmek istersin?"
Sayfa 61Kitabı okudu