Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
kanzi soykırım ya, barbar Türkler ya, ermeniler medeni ya...
Çarşı, pazar, cadde, sokak; hatta ev adresleri komiteciler tarafından yazılarak ellerine verilmiş listeleri taşıyan sivil bir Ermeni, arkasında Ermeni polis ve silahlı jandarması veyahut bu sivilin arkasındaki iki silahlı ve hem de süngüsü takıh Ermeni gönüllü alayına mensup askerler, birlikte dolaşırlardı. Muayyen bir isim aramıyorlarsa rast
687 syf.
10/10 puan verdi
·
39 günde okudu
Olmak istediğimiz kişi ile olduğumuz kişi arasındaki mücadele..
Yaşamının her evresini sefaletle geçiren yazarın kumar sorunu vardı ve biriken borçlarını kapatmak için kitap yazmak zorundaydı. Toplumsal olaylar konusunda sessiz kalmak istemez, reform isteyen halkın yanında olmayı tercih ederdi. Bunun üzerine Rusya'nın Avrupa ülkelerine nazaran hiç gelişmediğini düşünen bir grup aydın yeni bir reform
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022158,9bin okunma
Reklam
Tokat’tan kongreye gelen Bekir Sami Beyin kaldığı evde; Rauf, Kara Vasıf, İsmail Hami Beyler ve daha başkaları toplanırlar. Mustafa Ke­mal’in kongrede Reis olmaması için kararlar alırlar. Kongrenin açılışın­dan az önce Rauf Bey, bu kararı kendi düşüncesiymiş gibi Paşaya açık­lar. Ama Paşa, bu toplantıdan da, karardan da haberlidir ve Rauf Beye karşılığı biraz sert olur.
Sayfa 121Kitabı okudu
296 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Ahmet Ümit'in 1998 yılında yayımlanan, polisiye/cinayet türündeki romanlarından biri. Ancak buradaki tek konu bu değil bu kez. Moskova'da başlayan ve devam eden bir cinayet serüvenini, soruşturmasını kapsıyor roman. Fakat cinayet bir kenara dursun, Türk devrimciler ve komünizm kitabın ana konularından. Moskova'ya eğitime giden TKP
Kar Kokusu
Kar KokusuAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 20197,4bin okunma
50 syf.
9/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Lyon'da Düğün Sayfa: 50 Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları İlk konu gerçekten etkileyiciydi fakat tadı damakta bırakıyor. Diğerleri de biraz daha uzun anlatımlı hikayeler tadında. Yine Zweig yine savaş mağduru insanlar ve korkular... Her kitabında olduğu gibi..
Lyon'da Düğün
Lyon'da DüğünStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202130,7bin okunma
"İnsan deli olmasa bile, biraz duyarlı bir kalbe sahip olabilir pekala. Öyleleri vardır ki , ufak tefek şeyler onları yaşatır da sert bir söz onları öldürür."
Reklam
Otuz Beş Yaş Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün. Delikanlı çağımızdaki cevher, Yalvarmak yakarmak nafile bugün, Gözünün yaşına bakmadan gider. Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
:D
“Onlar ne anne?” “Fanila, külot oğlum. Sabiha halana diktirdim, hadi bi giy.” Sabiha halam Kız Meslek mezunu. Eli çok yatkındır. Annem, babamın gazozhanede şerbet yaparken kullandığı şeker çuvallarından iç çamaşırı diktirmiş. Neşeyle giyiniyorum. İyi güzel ama, biraz sert ve hafif kaşıntı yapıyor sanki. Sorun değil. Yalnız, külotun hemen arka tarafında Kayseri Şeker Fabrikası’nın mührü var. Olduğu gibi duruyor. Yıkamakla çıkmamış demek ki. Bir şey demiyorum anneme. Öyle mutlu ki. Mühür orda duruyor ama. Beden eğitimi derslerinde eşofman giymek için sınıfta soyunurken ne yapacağım? Annemin çuvaldan yaptırdığı, arkası şeker fabrikası mühürlü külotlar yüzünden, beden eğitimi derslerinde birkaç yıl tuvalette giyinip soyunuyorum...
264 syf.
·
Puan vermedi
Şaşırtıcı olmayan bir şekilde yine fantastik kitap eleştirisi yapacağımm. Kitabın konusunu o kadar sevdim ki kapağıyla diliyle olsun biraz Wattpad tarzı olmasına rağmen şans vermek istedim. Ve bence bu şansı vermeye değer bir kitaptı biraz beni etkileyen konusundan bahsedeyim o zamann. Yazar bir dönem Tweeter'da kadınlara söylenen kalıplaşmış yobaz cümlelerin erkeklere uyarlanması akımından etkilenmiş ve bundan ilham alarak bu kitabı yazmış. Kitap erkek karakterimiz Devrim'in şoför olmak için iş başvurusu yapan bir kadını sert bir şekilde reddetmesi üstüne, büyücü bir kadın tarafından lanetlenip erkek egemen bir dünyadan kadın egemen dünyaya düşmesini anlatıyor. Hayatı boyunda ataerkil bir dünyada yaşamaya alışmış olan Devrim, bazı şeyleri yadırgamadan hatta alışmış bir şekilde yaşamaya devam ettiği için anaerkil bir dünyada bulunmaya çok zor alışıyor. Bir türlü iş bulamıyor, trafikte, otobüste hatta yolda dümdüz yürürken bile tacize maruz kalıyor. Ve her şeyden önemli olan sorun şu bu dünyadan nasıl kurtulacağını bilmiyor. Zaman geçtikçe, bu dünyada mutlu olan annesi, ablası ve sevdiği kadını gördükçe bu dünyadan kurtulmanın doğru bir seçenek olup olmadığını da sorgulamaya başlıyor. Kısacası kitap boyunca bir erkeğin ataerkil toplumda kadının yaşadığı sorunları anlamasını ve anaerkil toplumda hayatta kalma çabasını okuyoruz. Büyücü kadın gibi bundan zevk almadım desem yalan olurrr. Dilindeki basitlik ve konunun akıcılığı sayesinde iki günde okuduğum çerezlik bir kitap okdu. Dil takıntısı olan bir insan değilseniz tavsiye ederimm. Keyifli okumalar..
Bir Kabusa Dalmak
Bir Kabusa DalmakR. Ayça Kavraz · Artemis Yayınları · 2024134 okunma
Monarşi tipindeki sosyal sistemlerde alfa erkek herkese hükmeder ve grup içinde pek saldırganlık gözlenmez. Dominant erkek zamanının büyük kısmını ast rütbeli yoldaşlanrı sakinleştirmek ve anlaşmazlıkları çözmekle geçirir. Bazen adalet biraz sert tecelli edebilir ama çoğunlukla bir havlama ya da yüz buruşturma yeterli gelecektir. Bu tür sistemlerde egemenlik hiyerarşisi sosyal istikrarı oluşturur. Pek çok türün erkekleri ikna edici bir şekilde silahlanmıştır. Eğer her iki pirana, iki aslan ya da iki geyik fikir anlaşmazlığına düştüğünde ölümüne kavga etseydi hayat çok daha tehlikeli bir hale gelirdi. Egemenlik hiyerarşisi ve anlaşmazlıkları gidermede gerçek bir kavgadansa ritüel biçimindeki kavgaların kurumsallaşması, hayatta kalma mekanizması açısından kilit bir rol oynar. Hem dominant erkek için, hem de geri kalan herkes için bu genetik bir avantajdır, Pax dominatoris. Tacizlere katlanmak zorunda kalsanız da, zaman zaman içerleseniz de, herkesin kendi yerini bildiği bir sistem hem rahat hem de güvenli olabilir.
Sayfa 262 - say yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Kendini nasıl bir şeyin içine soktuğunun farkında mısın Angelina?" diye sordu. Baldırındaki kılıftan bir bıçağa uzandı- ğında kocaman gözlerle izledim. Göğsüme doğru yönelttiği kocaman bıçağı takip ettim ve bıçağın hafif kıvrımlı ucunu gömleğimin ilk düğmesinin altına taktı. Pürüzsüz metal yüzeyinin üstünde kurumuş kana benze- yen
Sayfa 158
"Kapa şu çeneni," dedim ve dudaklarımı onunkilere yapış- tırdım. Elbisem yine kalçalarımın etrafında toplandı, böylece çıplak kasığım doğruca onunkine dayandı. Sertleşen penisiyle aramız- daki tek engel pantolonunun kumaşıydı. Ağzımı onunkinden ayırmadan elimi vücudundan aşağı kaydırdım, pantolonunun kemerine ulaştım ve aceleyle aletini
Sayfa 142
Clay'in yanına döndüğünde, lafı ağzında gevele- meden doğruca aklındakini söyledi. Randevu ve diğer saçmalıklara ayıracak zamanı yoktu zaten. Julia ne istediğini bilen bir kadındı.. "Şimdi durum şu; gecenin kalanında ne olacağı ile ilgili bazı fikirlerim var. Bakalım bunlar senin aklında- kilerle örtüşecek mi?" "Yatay bir
Sayfa 27
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.