cânım divan edebiyatı.. zarifoğlu yine haklı üstelik..
Bütün bir divan edebiyatının söz oyunlarından ibaret sanmak, insani ilişkilerden yoksun gibi görmek, onda, faydalanabileceğimiz hiçbir şey yok demek, bizim neslin içine düştüğü en acıklı hallerden biridir belki.
Dışardan devasa büyük bu ev niçin böyle eçiş bücüş ve küçük. Üst katlar biraz daha genişmiş. Ama neye yarar. Yine de bir karı koca ve zavallı çocuklarından başka kim sığar bu eve. Büyüdü bu çocuklar ne olacak. Evin sığamazlar aynı eve. Çekip başlarını gidecekler. Artık hiçbir aile oğullarını evlendirince onlara aynı evde yatak açamayacak mı? Bu evleri kim yaptınyor bize. Aileyi kim parçalattırıyor bize.