İnanıyorum söylediğini candan söylediğine Ama bugünkü karar yarın bozulur çok kez. Hafızanın kulu olmaz kararımız Çabuk doğduğu için büyümeden ölür Nasıl ki ham meyve dalında durur da oldu mu kendiliğinden düşüverir yere. Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak En çabuk unuttuğumuz şeydir ne yapsak. Tutku bitti mi istem de biter gider Ateşli sevinçler de kederler de yeminleri yakarlar kendileriyle birlikte. Sevincin en coştuğu yerde dert en çok yerinir Bir dokunmada dert sevince döner sevinç dertlenir. Madem bu dünya bile yok olacak bir gün sevginin bitmesine insan neden üzülsün? Sevgi mi kaderi kovalar kader mi sevgiyi? Daha kimseler çözmedi bu bilmeceyi. Düşen büyük adamı en sevdiği unutur Yükselen züğürde düşmanları dost olur. Sevgi talihin peşindedir diyecek insan bunca dost görünce büyüklere kul kurban! Başı darda olan dayanak aramayagörsün Sözde dost düşman kesilir bütün. Ama ilk düşünceme döneyim yine isteklerimiz öyle çatışır ki Kaderimizle bütün kurduklarımız yıkılır gider Düşünceler bizim olaylar bizim değiller. Sen yine bir daha evlenmeyeceğine inan İnancın değişir kocan öldüğü zaman...
bir çiçek bahçesinde geceye durgun kalışın yagmur sıcağı gibi öptüm sonsuz gidişinden. saçlarının seyriyle seni yolları aşklara davul çalıp çağrılmış yalnızlarla dolduran akreplerdir duygunun. karanlık ordulara güneşsiz sokulan bunlar canlanınca ne ateş kirli taşlar ne böcek şakakların sıcağında kuytu bir ses büzülüp ölecek sabahsız kuşlara koşarsa durur mu evreni omuzlarında bahar şenlikleriyle. sürdüren ellerini yngın borularında şaşkınlıkla başladı bu atlar bu savaşlar insan buluşlarından burda biter düğün. gidilir mi evin soğuğuna çölün sıcağından gemilerimiz saklanır.ağzımızda bir aşk kaçışı vardır buluşmaların saplandık tadına.durduk alnında yüreğe vuruşların yollar sellere gider. açılır parklar artık kuşlar dağılır bir aşkı gözyaşlarıyla bulvara çağirmak hiç keseye mi kalır çizildi yalnızlar. senin gelişin ne de süvari köprünün diplerinde geçer üstümüzden yağmur alan donanmalar. kürek sesleriyle koşu bitince aşk bir yorulmadır kaçılmaz kırbacından sayılır günü geçmiş anlar boşalan hangi tüfeğin arkasından oturur iki bakış ormanından gerilip bir masayı kollar uzayıp uzaya giden akrebe katlanıp zincire gelmeyen yolcular bu bizim sesimiz denizlere ateş gibi eller açılır ortasından su konuşmaz toplanmaz kuşlar. Ne kazandık yaşamamızdan biz harcandık anam hem kelimesiz kapandık sevgi ektik. Sonsuz seçtik. Beğendik. Ama toprağı kazandık sevinçle kaçın kurtulun ölümlerinizle.Yalnızlıkla ben kaldım sevindiniz işte alın kurtulun. Aha size son atım
Reklam
Gönül istemezse akıl neylesin. Göz görmezse kulak duyar mı hiç. Sonsuz sevgi bekleme kimseden. Kim baki sevmiş edebiyen. Etme duygularını hareket. Duygular da biter birgün elbet. "O" istemezse zorlarmısın hiç. Bırak zaman karar versin. Uyma uyuntuya sen. Her önüne gelene açma kapını. Aralık bırak. Görende olur elbet. Duyan olurmu diye kuşkulanma. Gören göz,duymasınıda bilir elbet...
Sonnet XCII
Kendini çalmak için yap elinden geleni Yine de sen benimsin sonuna kadar ömrün; Hayatım sürer ancak gönlüm sevdikçe seni Yaşamak sona erer bu sevgi bittiği gün. Artık korkutmaz beni en korkunç acı bile Çünkü daha ilk acı benim ölümüm olur; Senin keyfine kalsam ne dert biter ne çile Oysa şimdi varlığım işkenceden kurtulur: Artık kaygım olamaz cayarsın diye belki Çünkü sen cayar caymaz bitmiş demektir ömrüm; Bahtın bana verdiği fırsat öyle güzel ki Nasıl mutlu sevdimse öyle mutlu ölürüm. Karanlıktan korkmamak gibi mutluluk var mı? Sen sırt çevirsen bile bunu ruhum duyar mı?
İnanıyorum söylediğini candan söylediğine, Ama bugünkü karar yarın bozulur çok kez. Hafızanın kulu olmaz kararımız, Çabuk doğduğu için büyümeden ölür, Nasıl ki ham meyve dalında durur da, Oldu mu kendiliğinden düşüverir yere. Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak, En çabuk unuttuğumuz şeydir, ne yapsak. Tutku bitti mi, istem de biter
Sayfa 116Kitabı okudu
Reklam
393 öğeden 381 ile 390 arasındakiler gösteriliyor.