Erich Fromm’un Sevme Sanatı kitabını okurken, sevgi üzerine ne kadar yanlış düşündüğümü fark ettim. Daha önce sevgi, tamamen içgüdüsel, kendiliğinden oluşan bir duygu gibi gelirdi. Ama Fromm, sevgiyi bir "sanat" olarak ele alıyor; öğrenilmesi, üzerinde çalışılması gereken bir beceri. Bu yaklaşımı başta yadırgadım, ama okudukça hak
“Karakter dışında her şey tek başınalıkta kazanılabilir.” Stendhal
Lars Svendsen kitabı Yalnızlığın Felsefesi, “Yalnızlık hakkında bildiğimi düşündüğüm neredeyse her şey yanlış çıktı,” cümlesiyle başlıyor. Yalnızlık kavramı, içinde netlik barındıran kavramlardan biri. Svendsen’in cümlesini okuduktan sonra kitaptan kafamı kaldırıp düşünmeye
Kendi mutluluğunuz, değeriniz, gücünüz, yeterliliğiniz ve motivasyonunuz başkasının iki dudağının arasından çıkacak ya da çıkmayacak olan sözlerin yaratacağı kadere terk edilmiş olamaz ama değil mi, olmamalı ya da?
Kitapta hem beğendiğim hem de onaylamadığım kısımlar oldu. Genelleme yapmanın doğru olmadığını bize göstermeye çalışırken kendisi bir çok konuda genelleme yapıyor gibi geldi bana.
Beğendiğim yerler sevgi sandığımız şeyin aslında bir bağımlılık, obsesyon olabileceğini bir çok açıklamalarla anlatan, gerçekten sevmek için özgüvenli olabilmenin, emek vermenin, önce kendini sevmenin önemini vurgulayan, kendi değerinin onaylanması için insanların fikirlerini önemsemenin doğru olmadığını açıklayan kısımlardı.
Sade bir dille yazıldığı için anlamakta zorluk çekmediğim bir kitap oldu. Hayatımda dönüm noktası yaratmaz ama yaşadığım tecrübelerde yanlışlar yapmamak adına ara ara başvurabileceğim bir kitap.
Bazı onaylamadığım kısımlar ve bazı tekrarlar dışında ortalama bir kitaptı. Yeni bir şeyler öğreneceğinize eminim bu yüzden tavsiye ederim…
Gün -Aydın olsun 🤍
Negatif bağ kesme çalışması sonrası bu arkadaşla geldiğimiz nokta:))
Anlatmak isteğim tam da buydu:)
Danışanlarımdan gelen haberler de yine bu doğrultuda devam ediyor…
Negatif bağları kestiğimizde kişiyle aranızdaki tüm negatif duygular , kayıtlar gidiyor ve bu aynı zamanda da şu demek oluyor sizi birbirinize bağlayan
Freud, Adler ve Karen Horney gibi ünlü psikologların kadınlar üzerine yaptığı çalışmalar, psikoloji alanında önemli bir yer tutar. Gördüğünüz gibi ve özetlediğim gibi Aslında birçok sorunun altında yatan durumların kişinin kendisi ile alakalı olduğunu ve Freuds ve Karen horney'nin penis kıskançlığı adını verdiği teorisi konusundaki
Cinsel bağımlılık obsesif kompülsif bir davranıştır ya da düzensizlik yaratan aşırı cinsel davranışlardır. İlgilenilmediği durumlarda kişi ya da partneri için ciddi gerginlik ve çaresizliğe düşüren durumlara yol açabilir.