Yorulmuşsundur. Bazen boş gün yaratırsın kendine. Bugünkü boş günden hoş bir şey çıktı. Bu başıboşluğa ortak edecek birilerini de buldum. Bakınız, aşağıda:)
(Kiminizden bahsetmeyi unutmuş olabilirim, yazım yanlışı yapmış olabilirim; dedim ya boş günüm. Hoş görün.😊)
Ece Temelkuran’ın BU DA GEÇER’inden rastgele, şansınıza
Adalet herkese layık olduğu şeyi verdiren bir erdemdir.
Hukukun buyrukları şunlardır:
-Dürüst yaşamak,
-Başkasını zarara uğratmamak,
-Herkesin hakkını vermek.
Ulpianus
Bazen sevdiğimiz bir insanın hatasını görmezlikten gelerek başka bir olaya geçeriz ya, işte bu durum çok kötü çünkü adalet bizim güçlü ile zayıfın, iyi ile kötünün, mazlum ile zalimin arasında bozulmuş dengeyi kurmamızı sağlar.
2009 Ankara Numune Hastanesi
Gidemedim bir türlü yanına. Gözlerindeki nefret o kadar keskindi ki kocaman soğuk bir sınır çizmişti etrafına. Ama yorgundu da, merhamete susamış aciz bakışları vardı hem davet eden hem korkan. Bekledim öylece, uzaktan izledim bir süre. Elimdeki hasta listesinde onun da ismi vardı. Tarafıma dirençli bulantı, kusma nedeniyle konsulte edilen genç
Annem
Vadiden esen rüzgar saçlarını savuruyor
Evin dört köşesinde sesin yankılanıyor
Her tarfta sen varsın
Senin sevginle büyüyorum
En kötü günümde
Ateşlendiğimde sancılarım tuttuğunda
Kadın herşeyi çenesi ile konuşmaz çok şeyi içinde yaşar içinde diler ama gözleri herşeyi söyler herşeyi anlatır gözleri ile konuşmanın tek bir yolu var ruhuna inebilmek oda gözlerden geçer gözlerine baktığın da gülümsemesine baktığında kadının ruhunu okumalısın anlamalısın bir çok şeye hayır derken aslında evet derler veya bir çok şeye evet derken hayır derler siz mutlu olun diye yada kalp kırılmasın diye çünkü kadın merhamet dir kadın ince ruhudur kadın narin dir kadın zariftir bir papatya asaleti zarifliği taşır kadın. ilgi alaka şefkat ister bir çek bakımsız susuz kaldığı zaman solar dökülür yaprakları işte öyle birşey yer yüzünün en değerli en güzel varlıkları olmadıklarında dünya da yaşam olmayacak olan KADINLARIMIZ dayak yer ölür paramparça edilir poşetlere koyulur gencecik yaşta veya hayatın en tatlı dönemlerinde kadın bunu haketmiyor kadını anlamayan ruhlar bitirdi kadındaki en güzel duyguları hisleri yer yüzünün çiçekleri soldu şimdi solmmak için yağmurun tek damlasını gözlüyorlar kadına vaktini ayır zor değil kadına ilgi göster şefkat göster birlikte bulaşık yıka yemek yap ev işi yap mesele ev bulaşık yemek de değil birlikte eğlenerek vakit geçirmek hepsi bu anlayamadınız kadının ruhundan yazık yaşadığınız hayata da erkekliğe de erkeklik vurmakla yatağa atmakla olunmuyor erkeklik kavramı ince detay çoğu insan buna sahip değil kadın sizin adam olmadığınız yerde soluyor adam olmayı başarın kadın size sadık kalacaktır sevgi dolu kalacaktır
İşte geldi...
Hoş geldi... demiştik....
Ve şimdi vedâ kokuyor her yer...
Son anlar...
Son günler...
Son dokunuşlar...
Son hesaplaşmalar yürekte...
Bir vedâ mı, bir ayrılık mı, yoksa gönül huzuru ile uğurlamak mı..