Abdullah'dan olma, Amine'den doğma cihâna bir Nur düştü
Halime'ye süt annelik, Ebu Talib'e hâmilik düştü
Hatice'ye, Gonca Aişe'ye, Gül düştü
İlk vahiy Hira'ya, OKU! emriyle düştü
Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali'ye hilafet düştü
Ahir zaman ümmete görmeden sevmek düştü
Serkan Fırat (Münib)
Kimsenin güzelliğinin, fiziğinin, aurasının müptezeli değilim.
Vücudumdaki uzuvlarımın kölesi hiç değilim..
İçinizin fesatlığını gördüğünüz, tanıştığınız her insanda aramaktan vazgeçin artık.
Kimin nasıl birisi olduğu sayılardan belli olmaz hele hele kalitesi hiç olmaz.
Muhabbetim ve samimiyetim insanlığım ve içtenliğimle alakalıdır.
Toplum
“İNSAN AŞKI BIRAKINCA YAŞLANIR” DER MÁRQUEZ. BENSE AŞKTAN KAÇAMADIĞIM İÇİN ÖLÜRKEN HAYLİ GENÇ GÖRÜNÜYORUM.
Tam da bu yüzden aşk, yaşamımız boyunca yolumuzun kesiştiği en ilginç algoritmadır.
“Herkesin bir hikayesi vardır,
önemli olan bunun gerçek hikayen olup olmadığından emin olmandır.”
İnsanların birbirine nefretini “Gün yüzü görme!” diyerek
Mumyalara aşık olur kimi, kimi de hortlaklara; ikisi de aynı ölçüde düşmandır ete ve kana -ah nasıl ikisi de ters gelir beğenime! Çünkü kanı severim ben.
Ve herkesin tükürüp kustuğu yerde oturmak ve kalmak da istemem; işte budur benim beğenim, – hırsızların ve yalan yere yemin edenlerin arasında yaşarım daha iyi. Hiç kimse ağzında altın