"Çok rahatlıkla söylenebilir ki; eğer Selçuklular döneminde Türkmenler toplumsal çıkarları ve kimlikleri adına inatçı bir mücadele vermemiş, Anadolu beylikleri döneminde Beylikler üzerinde görece yükselen etkileriyle bir kültürel özsavunu ve Türkçenin canlandırılmasını gerçekleştirmemiş, eğer Osmanlı dönemi boyunca kendi kimliklerini Saray'a inat koruyup sürdürdükleri edebiyatları ve ayaklanmalarında ısrarla savunmamış olsalardı, büyük bir olasılıkla Cumhuriyet döneminde Türk ulusal kültüründen pek bir şey kalmayacaktı. Eğer bugün bir Tü,rk kültürüne sahipsek, bunu Sünni Arapçı ve görece Farsçı Selçuklu ve Osmanlı Saray politikalarına karşı 'hain' ilan edilmek ve katledilmek pahasına Baba İshak'ların, Şeyh Bedrettin'lerin, Hacı Bektaş-ı Veli'lerin, Yunus Emre'lerin, Pir Sultan'ların önderliğinde direnen Türkmenlere borçluyuz. Özetle, Nizamülmülk'ün mimarlığı ve diğer baskın faktörlerin belirlediği dengelerde, Selçuklu Devletinin, kültürel olarak Türkmene yabancı, onu küçümseyen, dilini bile hakir görüp konuşmayan, ancak profesyonel, ücretli ordusuyla başında ceberrut gibi duran, ondan vergi ve savaşlarda asker alan, ancak yeni işgal alanlarından esas olarak profesyonel orduyu (ikta dağıtımı yoluyla) faydalandıran ve tabnii bu durumunu meşrulaştırabilmek için 'hak mezhebi' diye Sünniliği topluma egemen kılma ve bunun için katliam da dahil her yolu mübah gören bir devlet geleneği dönemi başlıyordu."
Hacı Bektaş Veli
Bazıları, Hacı Bektaş Veli'nin erkanını yozlaştırmış, Kitap ve Sünnete sıkı sıkıya bağlı Hacı Bektaş Veli Hazretlerinin yolunu başka mecralara çekmiştir. Şeyh Bedrettin yaymaya çalıştığı bozuk itikad sistemiyle genç Osmanlı Devletinin başına büyük gaileler açmıştır.
Sayfa 25 - Akgün Yayıncılık, 1. Baskı, 2008Kitabı okudu
Reklam
Eğer bugün bir Türk kültüre sahipsek, bunu Sünni Arapçı ve görece Farsçı Selçuklu ve Osmanlı saray politikalarına karşı, hain ilan edilmek ve katledilmek pahasına Baba İshak'ların, Şeyh Bedrettin'lerin, Hacı Bektaş Veli'lerin, Yunus Emre'lerin, Pir Sultan'ların önderliğinde direnen Türkmenlere borçluyuz.
Sayfa 236 - Literatür YayıncılıkKitabı okudu
İsmet Zeki Eyüboğlu (1925-2003) Trabzon'da doğar. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünü bitirir (1953). Bir süre öğretmenlik yapar. Hayatını yazar ve araştırmacı olarak sürdürür. Taşoluğun Başında (1998), Kara Zipkalı Uşaklar Destanı (1999) adında iki şiir kitabı vardır. Eyüboğlu'nun çok sayıda araştırma, inceleme ve
Eğer bugün bir Türk kültüre sahipsek, bunu Sünni Arapçı ve görece Farsçı Selçuklu ve Osmanlı saray politikalarına karşı, hain ilan edilmek ve katledilmek pahasına Baba İshak'ların, Şeyh Bedrettin'lerin, Hacı Bektaş Veli'lerin, Yunus Emre'lerin, Pir Sultan'ların önderliğinde direnen Türkmenlere borçluyuz.
Sayfa 236Kitabı okudu