Fakat ne saatini bedava tamir eden Nuri Efendi'ye, her zaman yardımını gördüğü Abdüsselam Bey'e, ne de eline diline üşenmeyen Avcı Naşit Bey'e açıktan açığa düşmanlık edemediği, hatta onları ne olsa yine biraz sevdiği için, bütün köşede bırakılmış insan hıncıyla Seyit Lutfullah'a yüklenirdi. Ona göre Lutfullah "yalancı esrarkeşin biri" idi.
Sayfa 44 - Dergah Yayınları
Sabır
Zira hayat sabır ve şükürden ibarettir.Sabır kuşun iki kanadından biri gibidir.Bir kanadı kırık olanın hayata tutunması zordur.
Sayfa 53 - Serhat Kitapevi
Reklam
Dilin disiplin altına alınması insanın geleceği açısından son derece önem arz eder. Bu bakımdan Efendimiz: " Allah'a ve ahiret gününe inanan,ya hayır söylesin yada sussun " buyurmuştur.
Sayfa 422 - Serhat Kitabevi
Kırk hadis kitaplarının hangisi nasıl?
İlim geleneğimizde kırk hadis geleneği önemli bir yer tutar. Kırk hadis öğrenip yaşamanın fazileti ile ilgili olan hadis-i şerif bu alanda sürekli yeni eserler neşredilmesine vesile olmuştur. Kırk hadis geleneğinde en bilinen ve dünya coğrafyasında farklı diller ile neşredilen eser İmam Nevevi’nin kırk hadis
Önsöz
Tasavvuf-hadis ilişkilerini konu edinen çağdaş araştırmalara olumlu yönde katkıda bulunmak amacıyla, biz de önceki yıllarda doktora tez konusu olarak Osmanlı döneminde yaşamış sûfi âlimlerden İsmail Hakkı Bursevî (öl 137/1725)'yi seçtik ve Bursevî'nin hadis konusundaki görüşlerini Sûfilerin Hadis Anlayışı -Bursevî Örneği- adıyla neşrederek okuyucuların istifadesine sunduk. O çalışma sırasında gördük ki, Bursevî'yi yönlendiren, kendisine öncülük eden fikir önderlerinin başında İbn Arabî (Ö.638/1240) gelmektedir. Bursevî'nin referans olarak sık sık İbn Arabi'nin eserlerinden bahsetmesi, kaynak olarak ona başvurması, Bursevî'nin bir adım ötesinde İbn Arabi'nin bulunduğunu gösterdi. Bu düşünce bizi Bursevî'nin savunduğu fikirlerin orijinallerinin İbn Arabi'nin eserlerinde bulunduğu sonucuna götürdü. Dolayısıyla asıl kaynağa müracaat etmek, tasavvuf tarihinin en tartışmalı ismi olan İbn Arabi'nin hadis konusundaki görüş ve düşüncelerini detaylı bir şekilde incelemek kaçınılmaz oldu. Bu gerekçeler bizde asıl kaynağa inerek, tasavvuf-hadis ilişkilerini ilgilendiren önemli noktalan bizzat İbn Arabi'nin eserlerinden takip etmek arzusunu uyandırdı. Çalışmanın periyodu açısından böyle bir teşebbüs, bir bakıma zaruri idi. Ne var ki İbn Arabî'nin eserlerinin yüzlerle ifade edilmesi, bütün eserlerinin çalışmaya dahil edilmesini zorlaştıracağından, bu eserler içinde onun en büyük ve en meşhur eseri el-Fütûhâtü'l-Mekkiyye'sini seçtik. Zira bu eserde İbn Arabi'nin temel görüşleri, en son savunduğu fikirleri vardır. Bu açıdan konuyu el-Fütûhâtü'l-Mekkiyye'de İbn Arabi'nin Hadis Anlayışı olarak belirledik.
ENSAR YAYINCILIK ☪ Eylül 2005Kitabı okudu
Önsöz
İbn Arabi'nin hadis anlayışına yapılan eleştirilerin başında, ele aldığı hadisler üzerinde lafzı ile bağdaşması mümkün olmayan bir takım teviller yaptığı, genellikle tasavvuf literatüründe yer alan çoğu zayıf hadisleri kendi görüşleri doğrultusunda yorumlamakta bir sakınca görmediği, hadisçilerin yoluna uymayan keşif ve rüya yoluyla hadis rivayet ettiği gibi bir takım iddialar gelmektedir. İbn Arabi'nin hadis kültürünün ortaya çıkarılması için, önce Fütühat'ın baştan sona iyi bir şekilde taranması gerekmektedir. Yapılan bu taramadan sonucu, onun keşif ve diğer yollarla rivayet ettiği hadislerin bir listesinin çıkarılması lazımdır. Daha sonra listesi çıkarılan bu hadislerin hadis kaynaklarında bulunup bulunmadığı, orijinal olup olmadığı ortaya konulmalıdır. Bu tespitler yapılmadan, İbn Arabi'nin hadis anlayışı konusunda yapılacak değerlendirmelerin, yapılacak sonuçların sağlıklı olmayacağı ortadadır.
ENSAR YAYINCILIK ☪ Eylül 2005Kitabı okudu
Reklam
39 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.