Yalnızca yoğun öznellikle yüklü anlar, içtenlik ya da doğruluk taşıyormuş gibi görünüyordu. Bana uzak düşen bütün düşünüş biçimlerini, kuşkulanılması gereken şeyler olarak görüyordum. Düşünsel bakımdan bunun nedeni, Camus'den, Colin Wilson'dan, Nathaniel West'ten ve Sartre'ın Nausea'sından (Bulantı) aldığım sert dozlardı.
Sayfa 42
·Duyulan özlem, Cennet Bahçesi'ne geri dönme özlemidir: Bu öyle bir bahçedir ki, burada kadının, erkek başarısının çocuk doğurma özelliğiyle boy ölçüşemediği bir dünyaya geri dönmek için, eğitimin getirdiği tanrısal hoşnutsuzluğu unutması yeterlidir." •
Sayfa 30
Katharine Hepburn gibi alabildiğine mert kız tipinin yerini, çok-şükür ki-sonun da - milyoner - çıkan -gözlüklü - iyiyürekli - delikanlının - gönlünü - kazanan - yitik - seksi - küçük - kız alıyordu. insanlar eşit haklardan söz ettikleri zaman, plağın takılıp kalması gibi tuhaf bir duygu kaplıyordu her yanı.
Sayfa 27
"Seviyormuş," diye homurdandı Henry. "Hep öyle denir. Fakat aşk uzun sürmez, iyi bir kocaysa, her zaman iyi bir kocadır."
"Gene de şansımı bir deneyeceğim" diye gülümsedi Sheila.
One of the great powers of feminism is that it goes so far in making the experiences and lives of women intelligible. Trying to make sense of one's own feelings, motivations, desires, ambitions,actions and reactions without taking into account the forces which maintain the subordination of women to men is like trying to explain why a marble stops rolling without taking friction into account.
Sheila
Ona göre ,kukalar vajinaydı.Tekbir yanlış fikir duyduğunda, masumiyetini yitiriyordu insan.Tek bir detay,çok şey demekti ve insanın hayatı kararıyordu .Bilgi yüzünden insan aşırı dozdan ölüyordu .
Sayfa 62Kitabı okuyor
..Bir an için aklıma Belinda Morton ve Sheila'nın çantasında bir zarf olup olmadığıyla ilgili garip sorusu geldi.
Ama daha çok Sheila'yı düşündüm. Uyuyamayınca, "Neden?" dedim gözlerimi tavana dikip.
"Bunu neden yaptın?"
Ona hâlâ çok kızgındım. Ve onu çok özlüyordum.
Ah yapayalnız kalmak!
Kaçmak işten, eğlenceden,
Her gün çene çalmaktan;
Kaçmak bütün yaptıklarımdan,
Ve beni bekleyen yapacaklarımdan!
Kaçmak, evet, senden bile,
Biricik sevdiğimden ve kalmak
Alabildiğine özgür, yapayalnız.
