Sibel Akyurt

Reklam
Mutluluğa giden tek bir yol vardır, o da hakkında hiçbir şey yapamayacağınız olaylar için endişelenmemek.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hayat bu, bir bakarsın her şey bir anda son bulur. Hayat bu, son dediğin an her şey can bulur.
Reklam
“…ayrılmak, hafızanın bitip tükenmesinden ibarettir. Kim bilir, belki de hiç ayrılmamışızdır.”
Şayet çirkinlik diye bir şey varsa şüphesiz ki bu, gözlerimizi örten perdeden ve kulaklarımızı tıkayan nefretten başka bir şey değildir.
Sayfa 25 - VenedikKitabı okudu
Gelecek
Yalnızca eylemin içinde ol. Geleceği unut! Gelecektir: Onun için endişelenmen gerekmez. Ve onu endişelenerek getirmeyeceksin. Zaten geliyor; çoktan geldi. Onu unut. Yalnızca burada, şu anda ol.
Mücadele etme!
Tantrayı başta cazip bulmazsın. Çünkü senden teslim olmanı ister, mücadele etmeni değil. Senden süzülmeni ister, yüzmeni değil. Senden akıntı yönünde ilerlemeni ister, akıntının tersi yönde, yukarı doğru değil. Sana doğanın iyi olduğunu söyler. Doğaya güvenmelisin, onunla mücadele etme. Cinsellik bile iyidir. Ona güvenmelisin, onu takip etmelisin, onun içine akmalısın, mücadele etme. Tantranın esas öğretisi mücadele etmemektir. Ak, salıver kendini!
Sen ışık ile dolu değilsen, nasıl başkalarının aydınlanmasına yardım edebilirsin?
Reklam
Şimdi.
Zamanı üçe böleriz: Geçmiş, su an ve gelecek. Bu ayrım yanlıştır, kesinlikle yanlış. Zaman aslında geçmiş ve gelecektir. Simdi zamanın bir parçası degildir: Simdi sonsuzlugun bir parçasıdır. Geçip giden zamandir; gelecek olan da zamandır. Su an ise asla geçip gitmediği, daima burada olduğu için zaman degildir. Simdi daima buradadır - daima burada. Bu simdi ebedidir.
Sayfa 27 - OmegaKitabı okudu
perde
Bir yolu karanlık görüyorsan, belki perde gözündedir, yolda değil!
Sayfa 76 - Gece kitaplığıKitabı okudu
Ne ararsan ara, kendinde ara!
Elem de sensin, alem de! Söz de sensin, şiir de! Hem varlıksın, hem yokluk; Gül de sensin, diken de! Bahar içinde çiçekleniyor, yaprak içinde çürüyor; Yazsın hem, hem de kış! Durmakta senden, varmak da! Yolculuksun, menzilsin; Yolsun, yolsuzsun, yoksulsun; varsın, varlıksın, varsılsın! Rüzgarsın; içindeki titreyen yapraklarına! Yağmursun; umudun tohumlarını saçmış toprağına! Baharsın; güzelliğe durmuş rengarenk çiçeklerine! Sensin sen! İçindekisin, büyüttüğünsün, emek verdiğinsin, suladığınsın! Dışarıdaki hayatı boş ver, önce içine bak! "Ne ararsan ara, kendinde ara!"
Sayfa 49 - Gece kitaplığıKitabı okudu
Palto
Akakiy Akakiyeviç’i mezarlığa götürüp gömdüler. Böylelikle, Petersburg Akakiy Akakiyeviç’siz kaldı, sanki hiç yaşamamış gibiydi. Kimse tarafından tanınmamış, değer verilmemiş, kimsenin ilgisini çekmemiş bir varlık yok olmuştu. Sıradan bir sineği bile mikroskop altında inceleyen bir bilimcinin dahi yüzüne bakmadığı Akakiy Akakiyeviç, iş arkadaşlarının alaylarına katlanmış ve hiçbir olağanüstülük görmeden bu dünyadan göçüp gitmişti.
Sayfa 121Kitabı okudu
Artık dayanacak gücüm kalmadı. Tanrım! Bana neler yapıyorlar! Kafamdan aşağı buzlu su akıtıyorlar! Beni anlamak istemiyorlar, görmüyorlar, dinlemiyorlar. Onlara ne yaptım ki ben? Neden eziyet ediyorlar bana? Benim gibi bir zavallıdan ne istiyor olabilirler? Hiçbir şeyim yok ki!
Reklam
Ebeveynler için hissedilen bu kör sevgi ve derin biyolojik bağ o kadar güçlüdür ki bazen çocuklar anne babaları uğruna ölmek bile isteyebilir.
Başkasının acısını yüklenme çabasının beyhudeliğini anlamak, kör sevgiden daha bilinçli sevgiye geçebilmenin en büyük adımıdır.
Kaybettiğimiz kişi bizden önce bu hayata gelmiştir ve her ne yaşadıysa bu, onun kaderidir. Başına gelenler sadece onun sorumluluğundadır, sonraki nesillerden birinin buna karışmaya hakkı yoktur. Ölülere tutunanlar, her ne kadar onların aile sistemi içerisindeki yerini ve önemini bilseler de ölülerin huzura kavuşmasına engel olurlar.
Hiç kimse yeni doğan bir bebek kadar “davetsiz misafir” değildir. Bu yeni varlık anne babasının hayatına girdiğinde çiftin o çok sevdiği herkesten uzak, özel dünyaları sonsuza dek kaybolur. Anneyle babanın hayatına giren bu yeni bireyle birlikte ilişli de büyür.
Çocuk sahibi olan kişilerin kendi ebeveynlerine veda ettikleri de unutulmamalıdır çünkü artık ebeveynlik rolünü onlar üstlenirler. Bu önemli adım atılmazsa anne babalık görevimi tam anlamıyla yerine getiremezler ve çocuklar da ebeveynlerinin kendi ailelerinden taşıyıp getirdikleri düğümlenmektesin yükünü taşımak zorunda kalabilirler.
Kişi kendisi olamadığı için kendine yabancıdır.
Sayfa 136 - Koridor yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Özgürlük ve Emniyet
Böylece deli oldum işte. Hem özgürlüğü hem de emniyeti keşfettim deliliğimde; yalnızlığın özgürlüğü ve anlaşılmış olmamanın verdiği emniyet hissi, çünkü biz delileri idrak edenler içimizdeki birtakım şeyleri de kendilerine esir ederler.
Sayfa 6 - Venedik yayınlarıKitabı okudu
Tanrı
“Tanrı’m, benim Emel’in, diğer yarım; ben senin dününüm ve sen de benim yarınımsın. Ben senin yeryüzündeki kaynağınım, sense benim gökyüzündeki çiçeğim ve biz, beraberce büyürüz güneşe karşı.”
Sayfa 7 - Venedik yayınlarıKitabı okudu
İlk Kez
Ben de, her şeyi yeni baştan yaşamaya hazır hissettim kendimi. Bu büyük öfke beni kötülüklerden arındırmış, umudu içimden boşaltmış gibi, işaretler ve yıldızlarla dolu bu gecenin önünde kendimi ilk kez dünyanın tatlı kayıtsızlığına açıyordum.
Sayfa 110 - can modernKitabı okudu
Anne
Benim hayatımda Anneler günü… yani diyorum ki her insanın yaşamında bir öykü vardır, bu öykünün de bir n önemli insanı annedir bir insan için, öyle görüyorum.
Sayfa 486 - Remzi kitabeviKitabı okudu
Resim