Yalan
Oysa bir umuttu yaşamak...
Uzaktan bakıp hayal kurmaktı...
Sessiz kalıp köşende oturmaktı...
Hem benim hakkım mıydı ki yaşamak...
Sevmek, aşık olmak yada umutlanmak...
Kıymetsiz, anadan öksüz ve hayali olmayan...
Oysa ufak bir gençti kendi halinde olan...
Güneşli diyarların, bağrı yanık evladıydı...
Soğuk iklimlere, sıcacık bakışlarına adaydım...
Oysa ufak bir gülüşe nice umutlar yeşertendim..
Şimdi soğuk yolların yalnız yolcusu oldum
Kar tanelerinin sırdaşı, soğuk diyarların fedaisi...
Soğuk diyarlarda kalbi donan fedai...
Hem hakkımız mıydı ki sıcak iklimlerin sıcaklığını
Soğuk diyarların topraklarına taşımak
Sıcak toprakların, sıcak bakışların, samimi gülüşlerin karşılığında aldığım
koskoca bir yalan...
Benim yolum uzun, çok uzun, sonu belli olmayan cinsinden...
Karlar arkadaşım, yağmurlar yoldaşım, fırtınalar sırdaşım...
Dedim ya yolum uzun, çok uzun...
Hasancan ALKANLI
Senden sonra..
Gitmiyor bir türlü gözümün önünden
gamzeli gülüşün,
Nakış gibi kaşların,
buğulu bakışların,
Gökyüzüne merdiven dayayan
kirpik uçların,
Rüzgarla savrulan
tarçın kokulu saçların,
Tepeden tırnağa yaşama sevincim.
Peşinden koşuyor deli düşlerim.
….
Senden sonra.
Unuttuğumu zannettiğim ne varsa,
Diz çöktürüyor ruhumu,
hasretin karşısında.
Bakma öyle umarsızca durduğuma,
Yüzüme bir tebessüm kondurup,
Yaşıyorum işte hepsi bu.
En sevdiklerimden.
Çaresizliğin en amansız olduğu yerdeyim şimdi ilk defa sevmenin tarif edilmez korkuları içindeyim. Uykusuz gecelerin yorgun sabahlarında seni düşünüyor ve
korkularla yine sana doğru koşuyorum. Hep aynı soru düşüncemde:
Ya seversem? O zaman neler olabileceğini düşünmek korkutuyor beni.
İlk defa yenileceğimi anlıyorum. Karşımda kendinden emin
değeri bilinemeyen bir adamın değeri bilinemeyecek bir şiiri
(bir gece vakti, bir sokağın karanlık bir köşesinde, duvara dayanarak çömelmiş, yıllar önce kendisini terkeden ayışığını bekleyen, ak yüzlü ve garip bir adamın avucundaki bir kalbin çizgilerinden alınmıştır.)
sisli bir yaz gecesi, alevden bir kartalın
soylu kanatlarında gördüm ışıklarını
unuttum geçmişimi, bugünü ve yarını
alın beni şimşekler, yağmurlar beni alın
bulutların ardından ağladığı bir yıldız
rengârenk gülleriyle geçti yüreğimizden
sanki sular çekildi içimdeki denizden
ve kum fırtınaları kapladı yollarımı
çâresiz, yalnızlığa bıraktım kollarımı
ben muammâ bir adam, bir ıztırâb âşığı
nerdesin ey ruhumu süsleven ayışığı
eminim, kafdağında akan esrârlı nehir
bir vâhayı andıran bakışların gibidir
Gözlerin deniz, bakışların dalga,
Sevgini hissetmek ruhuma balta.
Her anın hatıra, her sözün armağan,
Seninle güzel geçer, bana her an,