Birey olarak da, tür olarak da insan kendi önemini ileri sürmek gereğini duyduğu zaman şiire sarılmıştır.
Her kim şiir önemlidir, büyüktür derse, aslında ben önemliyim, ben büyüğüm diyordur.
Söz söyleme ciddiyetinden, söz dinleme erdeminden nasibinizi almamış ve dolayısıyla kime neyi anlattığını bilmeyen, kimden neyi duyacağını fark etmeyen biri iseniz şu cümleyi kurmanız işten bile değildir: kötü adamlar bizi savaşa sokar ve iyi adamlar bizi barışa kavuşturur...
Kendi olmayı önemsemeyen insan, dünyadaki yerini alma onuruna da kavuşamaz.
İnsanın kendi olmayı önemsemesi ancak kendisi hakkında bir bilgi, bir bilinç, bir kavrayış elde etmesiyle mümkün olur.
Bu bilgiyi, bu bilinç ve kavrayışı elde etmenin yolu, insan hayatında şiire gereken yeri vermekten geçer.