Çok fazla şiir okuyan biri değilim. Yeni yeni okumaya başlıyorum ve okumaya başladıkça çok seviyorum. Daha erken başlamalıydım diyorum kendime. Ve şiire 
Şükrü Erbaş ‘la başlamak benim için çok büyük bir şans. Yazıları, şiirleri ruhuma dokunuyor; bana kendimi iyi hissettiriyor. Şiirlerinden, yazılarından alıntıları bir çok yerde görüyordum ve o alıntıların bende uyandırdığı duygu çok farklıydı. Ama böyle bir bütün şeklinde okumak çok daha güzel. Okurken kendimi içinde buluyorum. Ruhumda bir yere dokunuyor.
Şiir okumaya yeni başlayacaklara ve hali hazırda şiir okuyanlara mutlaka ve mutlaka tavsiye edeceğim bir kitap. Bir tavsiye daha okurken kulağınızda hafif ve hoş bir klasik müzik olsun:)) Keyifli okumalarr diliyorumm:))
Bu bir "Veda Şarkısı"dır.
Kaybetmekten korkma; bir şeyi kazanman için bazı şeyleri kaybetmelisin. Ve unutma; kaybettiğinde değil, vazgeçtiğinde yenilirsin.
Ernesto Che Guevara
İncelemeye Che'nin bir sözü ile başlamak istedim. Şiirlerinin toplandığı bu kitapta beni en etkileyen şiire incelemem de yer vermek istedim.
Veda Şarkısı
1.
Kayalıkta çakılı yelkenli
sana bırakıyorum
2022'ye 
Edgar Allan Poe okuyarak başlamak istemiştim, iyi bir karar vermişim.
Şiirler okunup geçebilecek eserler değiller. Okuyucuyu derin düşüncelere götürür ya da duygusunu yoğun yaşatır. Toplum için yazma çabasında olan şairlerin şiirlerini okuyup anlamak kolay lakin Poe gibi şiiri şiir için yazan bir şairi okumanın yanında araştırmak da
♧Beklenilen inceleme♧
İstanbul ve Diyarbakır arasında oluşan bir aşk hikayesi.
Bu kitabı 
Kitabsever hanımın tavsiyesi ile okudum ve hiç de okuduğum için pişman olmayacağım bir kitap oldu... Kitabı tavsiye ettiyi için çoook teşekkürler♡♡♡♡
Kitap öyle içden, öyle samimiyyetle yazılmış ki, insanı alıp, kitapda olan yerlere götürüyor sanki. Farklı kültürler, her şeye sıfırdan başlamak... Bir kadın nereli olursa olsun, hangi eğitimi alırsa alsın, yaptığı evliliğin hayatını değiştire bileceğini çok net anlatan bir kitaptı.
◇Spoiler ola bilir◇
Kitapda kendini Nazım Hikmetin sevdiği Pirayeye benzetip, o Pirayeyle büyüyen ve şiire adanmış ve hayallarini de onun üzerinde kurmuş, diş doktorluğundan mezun olmuş bir kız canlandırılmış ve bu kız yaşadığı hayattan koparıldığından habersiz. Belki de haberi olsa böyle tutulamayacaktı Haşim ağaya. Ama kader işte...
İstanbul koşullarında büyümüş gelip kendini Diyarbakıra adaması, kendini bütünlükle oraya ait hiss etmesi hepsi Haşim ağaya olan sevgisinin sonucuydu. Kavgalar, sorunlar olsa bile öyle bir bağlanıştı ki, istese bile kopamayıştı...
Haşim ağanın ailesinin onu kabul etmesini beklemek, bu bekleyişden sonra olan olaylar hepsi insanı bir nevi kitaba bağlıyor...
Hem gülerek, hem de çoğu zaman ağlayarak okuduğum bir hayat kitabıydı bu... Aşk insana neler yaptırır, farklı karakterler ve farklı yaşam tarzları bir araya nasıl gelebilir ve sonuçları ne olur...
Her kese oxumayı şiddetle tavsiye ediyorum. Elinize aldığınızda gerçekten bırakmak istemeyeceksiniz...
İyi okumalar...
