"Tertuliano Máximo Afonso boşanmış, karamsarlık içinde tekdüze bir yaşam süren bir tarih öğretmenidir. Keyfi biraz yerine gelsin diye arkadaşlarının önerdiği bir filmi videoda izlemek üzere alır. Aynı gece evdeki gürültülere uyanınca filmin videoda kendi kendine oynadığını görür."
Bu romanı bir hafta önce bitirmiştim ama şimdi bir
Adnan Özyalçıner, öykülerini İstanbul surları ve çevresindeki kenar mahalleler üzerine kuruyor. İlk bölümde 1940'lı yılların 2. Dünya Savaşı zamanlarında eski İstanbul atmosferini, savaşın yığdığı zorluk ve kaygıları, fabrikaları, yoksul mahalleleri sade ama aynı zamanda titiz bir dil işçiliği ile önümüze seriyor yazar.
Dokumacının Ölümü kitap içerisinde en çok beğendiğim öykü oldu. Dokumacının fabrikadaki makinası ile bağı, makinada dokuduğu iplik ile dokumacının hayatının özdeşleştiği derinlikli anlatım adeta büyüleyici.
Özyalçıner, ağdalı tasvirler ve içinden çıkılmaz metaforlara yaslanmadan okuru, yarattığı atmosferin içine kolayca sokabilecek pürüzsüz bir dil oluşturmuş. Tıpkı dokumacı ustasının gayretindeki o kumaş gibi.
9/10
Düşük bilişsel zekaya sahip bir kişinin deneysel yöntemlerle yaşantısındaki değişimi ele alan, hem psikolojik hem özel eğitim teması barındıran kitaba tek kelimeyle bayıldım. O kadar sade bir dile sahip ki elinize alınca sıkılma veya yorulmayla karşılaşmıyorsunuz. Psikanalize ilgisi olanların elinde bulunması gereken bir roman
Serenad für Nadia..
Tarihin acımasız, karanlık sayfalarına gömülmüş 60 yıllık bir aşk hikayesi..
Ve Nazizmin kirli siyasetinden kaynaklı gelişen olaylar silsilesi...
Perde aralandı...
Romanın baş kahramanı olan Maya Duran, İstanbul Üniversitesi'nde çalışan bir halkla ilişkiler uzmanıdır. Üniversiteye davet edilen Alman asıllı Amerikalı bilim adamı Prof.
Filmlerden Daha Güzel - Kitap Yorumu
Kapağı, tasarımı, sayfa kenarları, karakterleri çok tatlı olan bir kitapla geldim. Akıcı bir dil, sağlam bir üslup, bilgilendirici yazar notları ile birlikte eğer kendinize film, dizi, müzik tavsiyesi arıyorsanız bu kitaba bir bakın derim. Çünkü kitabın içi bu konuda bir cennet!
Aşka aşık bir kız çocukluk aşkını hiç haz etmediği yan komşusundan yardım alarak elde etmeye çalışırken hiç kabullenmek istemediği duygularla baş etmeye çalışır.
Şimdi, kitap çok klişe. Okuduğunuz ilk sayfana son sayfasında neler olacağını anlıyorsunuz zaten. Ve bu bir yandan güzelken bir yandan da karakterlere karşı daha az sabırsız oluyorsunuz ve bu biraz okumayı zorlaştırıyor. Ama kitap yine de tatlı. Zaten gençlik, çıtırlık bir kitap olduğu için hiçbir karakterden öyle çok nefret edemezsiniz. Ve evet, karakterlerin hepsi illaki bir yerde gözünüze tatlı gözükecektir. Baş karakterimiz belli bir tarza sahip, biraz tuhaf ama tatlı biri. Çok anlaşılmayacak bir şeyi yok. Aynı şekilde baş erkek karakterimizde öyle. İkisi de tatlı. Sanki birbirleri için yaratılmışlar. Kitap çerezlik falan ama değindiği bence önemli noktaları vardı. Mesela anne olayı vs. gibi. Çok eleştirecek bir şey bulamadım çünkü çok çıtır bir kitap. Çok çabuk okunulabilir. Okurken canınız sıkılmaz. Yazarın da kalemi, betimlemesi iyi olduğu için zihinde canlandırmak da çok kolaydı.
Yazın okuyun bu kitabı. Belki kışın hoşunuza gitmeyebilir.
Dünya hassas kalpler için cehennemdir
Zenginliğin felakete engel olamadığını, mutluluğu satın alamadığını anlatan bir kitap aslında bu. Werther, dünyadaki bahtsız, haksızlığa uğramış, aşk acısını fazlasıyla çekmiş bir adam. Lotte'yi görür ve ona aşık olur. Lotte, Albert ile nişanlıdır. ama bu durum Werther'in umurunda değildir. Nişanlı çift ona dostça yaklaşır. Werther de onlara dostça yaklaşır ama içindeki hisler bambaşkadır. Belli bir zaman sonra yaşanan olaylar çok farklı bir hal alır. Lotte'de bir değişiklik meydana gelir. Lotte ile Werther yüzleşir ama bu yüzleşme ikisini de farklı sonlarda felakete sürükler. Albert ile olayında yaşadığı haksızlık zaten Werther'in canını acıtmıştı. Sonu mutlu bitmedi ama ne şekilde bittiğini yazmayacağım.
Bazen duygular karşılıksız kaldığında vazgeçmeyi, hayatımızda yeni sayfalar açmayı bilmek lazım. Yoksa daha da çıkılmaz halde olur insan. Dünya hassas kalpler için cehennemdir. Son olarak tutkuların esirin olamazsa sen tutkularının esiri olursun.
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021122.6k okunma