‘Hayatımda hiçbir şeyin ortasında kalmamak gibi bir huy edindim. Doğru ya da yanlış, iyi ya da kötü, sevgi ya da sevgisizlik. Hiçbir şeyin ortasında durmuyorum, acabasını düşünmüyorum. Kırılmak insanı gerçekten keskinleştiriyormuş onu anladım.’
İlimle başbaşa kalan kimseyi yalnızlık sıkmaz. Kitapları teselli vesilesi yapan kimse hiç mahzun kalmaz. Kur'an okumaya alışan, dostların ayrılığından dolayı sıkılmaz...
Maverdi, Edebu’d-Dünya ve’d-Din
Hülasa, her hükümet yıkılmak için kurulur, yıkılma vakti geldi ise o iktidarı ayakta tutmaya hiçbir savcı’nın iddianamesinin gücü yetmez.
Hükümetlerin değişmediği yönetim şeklinin adı demokrasi değil, otokrasi ve/veya İmamokrasi’dir!
Tiran’lıktır!
Nokta.
Ne güzel günlerdi çok özledik
samimiyet dostluk vardı
tandırda ekmek pişiren annemizin YANINA
bir kaşık yağ ve salça İLE koşardık
kaybettik samimiyetimizi
yamalı pantolon giyerdik ama huzurluyduk şimdilerde elbise beğenmiyoruz
sıkılsak komşuya koşardık
ahir zamanda aynı binada birbirini tanımayan insanlarla dolduk ne güzel günlerdi demi komşudan yumurta ekmek borç alınırdı şimdilerde selam vermeyen komşuya sahip olduk...
'Gönül han değil, dergahtır. Öyle paldır küldür girilip çıkılmaz, günahtır.' - Hz. Mevlana