Gülelim mi, ağlayalım mı?
Dikkat!
Bu satırları okumaya başlayıp, bitirdiğiniz an, en az bir kadın şiddet görmüş olacak. Belki de en az bir Kadın cinayete kurban gitmiş olacak.
Kadın...
Herkesin adını andığı ama sadece anmakla kaldığı bir varlık. Kendisi hariç herkesin onlar hakkında söz hakkı sahibi olduğu düşünülen bir varlık. Hatta benim bile bu iletiyi yazarak
Sabahattin Ali'nin "Günlerim birbirine tıpkı tipkısına benzeyerek geçiyordu " dediği günlerdeyiz. Şimdi bu sözün manasını daha iyi anlıyorum. Kitap sözü değil! O anın icindeyiz; yaşıyoruz, dakikalar,saatler, günler geciyor ama her günün tekrarını yaşıyoruz neredeyse.
Kitab bitdi, mən də bitdim.
Salammm :)
Kürk Mantolu Madonna 
Sabahattin Ali'nin oxuduğum 2. kitabıdır.
İlk 30 səyfəsini 30 dəfə oxudum desəm bəlkə az olar amma ilk 30 səyfəsin təkrar təkrar oxuyurdum.. Ona görə oxuyurdum ki ilk səyfələr kimin dilindən yazılmışdı başa düşmürdüm. Amma şükürlər olsun ki 
İbo Kılıç izah etdi)
Satıcı demişdi ki, "kitabın hər səyfəsində bir alıntı
Kafam cam kırıklarıyla dolu doktor. Bu nedenle beynimin her hareketinde düşüncelerim acıyor, anlıyor musun? Bütün hayatımca bu cam kırıklarını beyin zarımın üzerinde taşımak ve onları oynatmadan son derece hesaplı düşünmek zorundayım. Bir filmde görmüştüm doktor: senin gibi gene bir doktor olan ve sözüm meclisten dışarı, delice planlar kuran
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun.
_İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir.
_Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur.
_İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz.
_Yanlış anlayanlar tarafından
Sen Üşüme Anne
Anne üzerimi ört
Üşüyorum Anne
Hava soğuk
Bak Anne ellerim
Nasılda, soğuktan kızarmış
Hissetmiyorum ellerimi
Isıtmıyor Anne
Hasretinden yanan yüreğim
Sabah saatleri sanırım dört civarı hava daha tam aydınlanmamış masam da ki kadehte bulunan içkiden bir yudum alıp müziğin sesini açıyorum ne kadar da güzelsin bebeğim diyor şarkıda duyduğum bu cümlenin sonunda ruhum bir süreliğine mutluluğun zirvesine çıkıyor elimden halının üstüne düşen sigarayı alıyor apar topar kendimi toplamak adına hava almak
Bir Mektup Denemesi.
Sevgili R 'ye ...
Bugün şehirden ayrılalı bir hayli zaman oluyor sevgili R. Dinlenmek için geldiğim bu eski köyde havalar iyice soğuyor. Sabahları penceremin camına gelen misafirlerim, serçeler de son günlerde uğramaz oldu. Şehir gibi değil burası, akşamlar sandığımdan daha erken iniyor. Saat sekiz oldu mu birer birer sönüyor lambalar ve
Yeni bir başlangıç..
