Kirli geçmişin izlerini, şimdi ve yakın gelecekte hala devam edeceği düşüncesi içinde boğuluyorum.
Okurken yaşatan, hissettiren ve hayal ettiren bir kalemle ele alınmış olması muazzamdı.
Bulunduğu şartlardan kurtuluş arayan genç bir adam Raskolnikov (bu ismi hiç unutamayacağım). Pişmanlık duymadan çektiği acı, benimde acım oldu. Onun bu derin ruh haline sokan ailesi, çevresi, sorgu memurları dahil hiç kimse masum değildi kanaatimce. Yaşanan olay sonrası düşlediği şeyleri gerçekleştirmek niyetiyle çıktığı yolda hep vazgeçmiş buldu kendini. Artık bir şeyler için vakit gelmişti. Doğru muydu değilmiydi yaptığı şey bilmiyorum. Ama kaçsaydı eğer hayatı boyunca eminim peşinden gelecekti geçmişi.
Hayatta bir şeyleri kazanmak için bir şeyler kaybetmeye değer olarak görürüm her zaman.
Dostoyevski Suç ve Ceza kitabında insanı derinden sarsan bir psikoloji var (hadi bir oku, düşün ve kendine gel, fark et!!). Ve ben seni daha çok tanımak istiyorum. Ölmeden önce (sağlıklı iken, zamanın varken) nefesin bitmeden, insan olarak bu hayata devam ederken veya ben insan olmak istiyorum dersen, kendini kaybetmeden bu kitabın herkes tarafından okunmasını yürekten diliyorum.
Kendime Not: Alıntı defterimden buraya geçtim.
20.08.2020
Kitapta beğendiğim bir alıntıyı not almışım:
"Aslında en doğal olan, hiç rol yapmamak ve olduğun gibi görünmek..."
Sy:306