Hayal ve gerçeğin tam ortasındayım şimdi. Hayal ve gerçek. Beni oluşturan iki hakikat. Hayal de bir hakikat midir? Düşünmek lazım. Bir ben var bir de benden içeri. Kâh o zamandayım, kâh bu zamanda. Bazen yanı başındayım, bazen çok uzağında. Uzaklar demişken, ben aslında kayıp birisiyim. Bulduğunu zanneden ama bir türlü olduramadığın o gerçeğim.
zaten
kafatasımı görüyorum yüzümde
aynaya baktığımda....
hiçbir şey eskisi gibi olamaz ki artık!
artık biz,üsküdar’a da geçmez olduk.
oysa ki insanların birbirine ihtiyacı var.
yoksa niye toplu halde yaşasınlar...
"kurumuş güller duruyor masada.
kimin aldığını hatırlıyorum da
ne için aldığını bilemiyorum.
bir zamanlar – bir zamanlar dediysem
çok eski de değil: birkaç ay önce
gül alırdık. biz. hepimiz.
her şey için, yerli yersiz
"Kaç kilo kavun istiyorsun? Diye sordu manav bana
Sordum: Gönül hoşluğunun gramı kaça?"
(Suyun Ayak Sesi)
Gönül hoşluğunu hem dizeleriyle hem de çizimleriyle sonuna kadar yaşatan güzel insan, Sohrâp Sepehri.
"Yaşam böceğin gözünde ağacın boyutudur."
Biz böceklere böyle güzel dizeleri bırakmış olması büyük mutluluk