: BİLİNÇALTI ÇÖPLÜĞÜNÜ YÖNETME SANATI
Bilinçaltı olumlu, olumsuz diye ayrım yapmaz. Çevresindeki her şeyi, ister uykuda ol, ister uyanık, ister bilincin açıkken işit, ister bilinçsizce işit, her şeyi bir çöplük gibi ayrıştırmadan içine çeker. Bilinçaltı bir kara deliktir. Bilinçaltına geçmiş ve gelecek zaman cümleleriyle komut veremezsin. Bilinçaltı bir bilgisayardır ve işlemcisi
ÇOCUKLARIN ELİNE MEAL TUTUŞTURMAK DOĞRU MU? Öğretmenliğe yeni başladığım yıllardı. Bir gün sınıfın birinde "içinizde kaç kişi Kur'an mealini baştan sona okudu?" diye bir soru sordum, hiç parmak kalkmadı. "Yarısını okuyan var mı?" diye sordum, yine parmak kalkmadı. "Yasin sûresinin adını çok duymuşsunuzdur. Onun mealini
Reklam
İslam Ansiklopedisi
Asr(zaman) her an geçmişe dahil olan şimdiki zamandır...
İnsan yaşlı da ölse genç de ölse ölünce aynı şeyi yitirir; şimdiki zaman. O, insanın yoksun kalabileceği biricik şeydir, çünkü sahip olduğu biricik şeydir. Hiç kimse sahip olmadığı bir şeyi yitiremez.” Diyor Aurelius. Dünya yaşanan an ve o andan alınan haz kadar var. Gerisi umut.
(VIII) Necip Fazıl Kısakürek'in "Visal" İsimli Şiirine Dâir Bir Tahlil... "Edebiyat Otağı; Sayı 6, 2005 / Orhan GÜDEK" (...) ‘’Evet, ben, bir kapalı hududu aşıyorum; Ölen ölüyor, bense ölümü yaşıyorum!’’ Şair, bu mısralarla bir anlamda içinde bulunduğu hali dillendirmiş olmaktadır. İfadelerin şimdiki zaman kipinde kullanılmış olmaları, şairin bahsettiği hallerin ‘’oluş halinde’’ bulunduğundan dolayıdır. ‘’Kapalı hudut’’ ile ‘’aşmak’’ ifadeleri ile ‘’ölüm’’ ve ‘’yaşamak’’ ifadeleri arasında zıt bir ilişki mevcuttur. Her iki mısrada da birbirine karşıt olan bu ifadelerin kullanılması dikkat çekici bir özellik olmakla birlikte, bu zıtlıkların şairin iç halini ifade ediyor olması önemli bir husustur. ‘’Kapalı hududun aşılması’’, muhtemelen, aklın sınırlarının geçilerek, insanın kendi kendisini aşması ve mutlak hakikat’e doğru yol alması anlamına gelmektedir. Şairin ‘’ölümü yaşıyorum’’ ifadesi ise, tasavvufi yolda ilerleyebilmek için elzem olan bir şarta işaret etmektedir. Bu şartla ilgili olarak bir Hadis-i Şerif’te şöyle buyurulmaktadır: ‘’Ölmeden önce ölünüz.’’ Necip Fazıl’ın, ‘’ölümü yaşıyorum’’ ifadesi, yukarıda belirtilen tasavvufi yolun gereklerinden birine işaret ediyor olabileceği gibi, aynı zamanda şairin çileler içindeki yaşamının zorluğunun da bir ifadesidir. (...)
Kim yazmış bilmiyorum ama beğendim ve paylaşmak istedim: 50 - 60 - 70 - 80' li yıllarda mı büyüdün? nasıl oldu da hayatta kalmayı başardın? 1.- Arabaların emniyet kemeri, kafalıkları, ve kesinlikle hava yastıkları yoktu. 2.- Arka koltuk tehlikeli değil de eğlenceliydi. 3.- Bebek yatakları ve oyuncaklar renkliydi. Ya da en azından kurşunlu,
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.