Gerçeğe ulaşabilmek için insan, doğayı ve kendisini iyi tanımalıdır. Gözlemlediklerini ve ruhunda hissettiklerini deneyimlemelidir. Gerçeğe ancak bu şekilde ulaşabilir.
Dikkat spoiler içerir.
Oldukça güzel bir Osmanlı dönemi polisiyesi. Simirna, yani İzmir'de Ronald Morgan adında bir arkeolog yaşamaktadır ve Anna adında bir kadınla evlenmek istemektedir. Bir gün yakından tanıdığı Charles Williams'ın evine bir davete gider ancak o akşam Charles öldürülür. Koleksiyoncu olan Charles'ın bası kıymetli eserlerinin yüzünden öldürüldüğü düşünülür. Ve cinayetler durmaksızın devam eder. Yıldız İstihbarat Teşkilatı'dan Rıza Kerim, Kolağası Tevfik Bey ve pek çok isim daha öldürülür. Simirna kozmopolis bir yerdir. İçinde Ernest Malcolm gibi Amerikalılar, Sofia Dobrev gibi Bulgarlar, Gernhard gibi Almanlar, Alain gibi Fransızlar, Mario gibi İtalyanlar ve Kosta gibi Rumlar bulunmaktadır. Hepsi de Tapınak Şövalyeleri'nden kalma bir kılıç ve cinayetle ilgili gibi durmaktadır. Ancak cinayetlerin sebebi farklıdır. Katil kimdir? Katili araştırırken pek çok kez ölüm tehlikesi atlatan Ronald bu işten sağ salim kurtulabilecek midir? Keyifle bir solukta okunan bir roman.
"Hayatın boyunca savaşacaksın," dedi. "Sadece savaş alanlarındaki düşmana karşı değil, kendi içindeki düşmana karşı da! En zor savaş budur. İyi ve olgun bir insan olacaksın."
Polisiye severlerin severek okuyacağı bir kitap diye düşünüyorum.Yazar İzmir'li olduğu için hikayeleri İzmir'de geçiyor.kitabı okurken bir yandan katilin kim olduğunu sorguluyorsunuz,diğer yandan da eski izmir mahallerinde gezintiye çıkıyorsunuz.
Gerçekten sürükleyici muhteşem bir polisiye roman.. Ben bir izmir’li olarak büyük keyif aldım ve izmir’in 1800’lü yıllarını yaşadım Zihni’mde... Dedektifin peşinden gidip merakla bi solukta okuyacağınız bir kitap...muhteşem