Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Herkesin Tapınağa ilişkin olarak bir görüşü bulunmaktadır. Ancak kime sorarsanız sorun bu konuda alacağınız yanıt 'Tapınak bizimdir!' olacaktır."
"Kudüs geçmişte yaşanan acılar nedeniyle kazandığı zaferlerin keyfini süremeyen bir kenttir."
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
"Tapınağın imgesi tarih, politika, görsel gelenek ve hayal gücü karışımıyla sürekli olarak yeniden yaratılmaktadır."
Sayfa 119Kitabı okudu
"1099 yılında Kudüs alınmıştır. Şehrin yağmalanması vahşice olmuştur. Ortaçağın romantik düşüncesi içinde Haçlı seferlerini yapanlar– özellikle aslan yürekli Richard– kutsal bir görevi yerine getirmenin heyecanı içinde olmuşlardır. Kudüs'e giriş korkunç katliamların yaşanmasına neden olacaktır. Verdikleri sözlere ve Müslüman komutanların teslim olmasına rağmen, Haçlılar ellerine geçirdikleri herkesi katletmişlerdir. İçi insan dolu olan binaları ateşe vermişlerdir. Bir Haçlı lideri olan Aguiler'li Raymond, tapınak alanını ziyaret ettiği zaman dizlerine kadar yükselen kan gölüyle karşılaşmıştır. Bu kana susamışlığın çok büyük bir örneği olarak tarihe geçmiştir."
Sayfa 118Kitabı okudu
Bu bölgede dinsel üstünlük sağlamak tüm dinler için önem verilen bir durumdur. Yapılan binaların konumu ve heybeti temsil ettiği dinin büyüklüğünü ortaya koyması bakımından önem taşımaktadır. Tapınak Tepesinin dinsel tarihi bu rekabet ortamı içinde belirlenmektedir."
Sayfa 117Kitabı okudu
"Tapınak Tepesi üzerinde yürümek, öykülerin gömülü yaşantısı üzerinde yürümektir."
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
"Hristiyanlar Tapınağın yıkılmasını Hristiyanlığın Musevilik üzerinde zafer kazanması olarak kutlamışlardır: Tanrı İsa'yı kabul etmeyen dini cezalandırmıştır. Ayrıca Hristiyanlar Tapınağı bir spiritüel düzen imgesi olarak yüceltmişlerdir. Tapınak İsa olmuştur, topluluk Hristiyan olmuştur ve Hristiyanın bedeni Kilise için bir model olmuştur."
Sayfa 106Kitabı okudu
"Tarihçi her zaman için tarih içinde kendi konumunu işin içine karıştırarak yazmıştır."
Sayfa 106Kitabı okudu
"İsa'nın ölümü büyük bir iyinin kaybı olarak temsil edilmektedir. Kurban dünyaya sonsuz yaşamını getiren bir ölümdür. İsa'dan sonra, artık kurban etme konusunda herhangi bir ihtiyaç yoktur. Tanrının koyunu imgesi burada bir rol oynamaktadır. Koyun yalnızca barışçılığı değil, aynı zamanda kurban etini de simgelemektedir . İsa'nın ölümü Tapınak ritüellerinin reddedilmesi ile birlikte, temel olarak Hristiyan geleneği içindeki kurban etme düşüncesini değiştirmiştir. İsa'nın çarmıha gerilmesi bir yalnız kurban olmadır. Ve o teolojik kavramların en büyüğü olarak anlaşılmalıdır: Bu insanın sonsuz yaşam umudu için olan bir ölümdür."
Sayfa 100Kitabı okudu
"Din ve politika dünyanın bu köşesinde asla birbirinden ayrı olmamıştır."
Reklam
"Tüm anıtsal mimari yalnızca izleyenleri büyülemek amacıyla değil, aynı zamanda yönlendirmek ve bir düşünceye sevk etmek amacıyla oluşturulmuştur."
"Tapınak pek çok dış etkiye açık bir yapıda olmasına karşın 2000 yıldır sağlamlığını korumaktadır: Bunların göz alıcı dayanıklılığının nedenlerinden biri, yapının her zaman için bir kaya yatağına gömülmüş olmasıdır. Zaman zaman bu kaya yatağına ulaşmak için yüzeyden metrelerce aşağıya gidilmiştir. Bir başka neden, taşların devasa boyutudur. Temelde yer alan en küçük taşlar 2 ila 5 ton arasında bir ağırlığa sahiptir. Onların etrafında ise her biri 50 ton olan ve yaklaşık 12 metre uzunluğunda, 3 metre genişliğinde ve 4 metre kalınlığında olan, toplamda 400 ton ağırlığa ulaşan temel taşları bulunmaktadır. Bunların heybeti duvarın inşasına kullanan taşların boyutunu gözler önüne sermektedir. Antik dünyada başka hiçbir yerde buna benzer bir yapı olmamıştır."
"Hayalperestleri, peygamberleri ve sürgünleri vaat edilmiş topraklara dönerek, orada geleceğin Tapınağı figürünü inşa etme fikri her zaman motive etmiştir. Yüzyıllar boyunca, Tapınağı yeniden inşa etmek, spiritüel idealizmin çağrısı olarak, gerçek bir tapınak inşa etmekten daha baskın bir ilham ola gelmiştir. Mukaddes kitapların Tapınağın yeniden inşasına yönelik bu esin dolu çağrıları, aslında kaderin en yüksek ifadesi, umut ve spiritüel değişim için taleplerdir."
"Krallar kitabı şanın, ihtişamın ve Tanrıya olan yakınlığın olduğu geride bırakılmış, kaybedilmiş bir çağa bakan milliyetçi bir yazarın arzuları, hayalleri ve umutları olarak okunmalıdır."
"Tüm askeri dini ve politik tarih gibi, kitabın da bir gündemi vardır. Süleyman daha sonraki dönemlerdeki güçsüzleşmiş, fakirleşmiş ve bölünmüş ve her zaman bir imparatorluğun egemenliği altında bulunan Yahudi halkının aksine, İsrail krallığının birleşmiş ve uluslararası bazda güçlenmiş olduğu, dinin güçlendiği altın bir çağın efsanevi bir karakteriydi. Görkemli Tapınak zaten geçmişe duyulan hasretin simgesiydi."
363 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.