255 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap Osmanlının ünlü mimarı Koca Sinan ile cihan hükümdarı Sultan Süleyman'ın biricik kızı Mihrimah Sultan'ın aşkını anlatıyor. Bir çırpıda okuduğum akıcı güzel bir kitaptı. Tarihi roman okumayı seviyorsanız mutlaka okuyun derim
İki Cami Arasında Aşk
İki Cami Arasında AşkMürvet Sarıyıldız · Mola Kitap Yayınları · 20116,9bin okunma
480 syf.
·
Puan vermedi
Ustam ve Ben
16.yy’da Hindistan Şahı, Kanuni Sultan Süleyman’a yavru, beyaz bir fil gönderir. Fil Çota ile birlikte bakıcısı Cihan da saraya gelir. Cihan kısa zamanda aklı ve merakıyla sarayın sermimarı Mimar Sinan’ın ilgisini çeker. Fakat Cihan’ın herkesten gizlediği sırları vardır. Tıpkı diğer kalfaların da olduğu gibi. Cihan, Sinan’ın dört kalfasından biri olur. Sinan ve kalfaları İstanbul’a sayısız yapılar inşa eder. Bu arada Cihan’ın gözünden hem saray hayatı hem de saray dışındaki halkın hayatı anlatılır. Hani felsefede hiç unutmadığımız bir tanım vardır ya felsefe yolda olmaktır. İşte Ustam ve Ben de aslında Cihan’ın yolda olma sürecidir. Bu yolda Cihan asıl amacın, bir yere varmak değil yolculuğa sürekli yeni şeyler öğrenerek devam etmek olduğunu anlar. Kitaptaki tarihi bilgilerin çoğu gerçeğe uygun. Ancak kurgusal öğeler de var. Kitabı okurken bazen kurgunun çok sığ kaldığını, ince düşünülmemiş olduğunu ya da çooooook işlenen konulardan seçildiğini gördüm. Örneğin daha önce bir çok kurguda Kanuni’nin kızı Mihrimah ile Sinan’ın aşkını okumuştuk. Bu kez Cihan ve Mihrinah’ın imkansız aşkını okuduk. Buna ne gerek vardı ya da bu aşk illa Mihrimah mı olmalıydı demeden edemedim. Kötü kitap diyemem ama bu sürede çok daha kıymetli anlatmak istediği olan kitaplar okunabilir diye düşünüyorum.
Ustam ve Ben
Ustam ve BenElif Şafak · Doğan Kitap · 201312,3bin okunma
Reklam
"Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah sultan 17′sine bastığında, iki kişi onunla evlenmek ister. Mihrimah yani Mihr-ü Mah Farsça’da “Güneş ve Ay”anlamına gelir.Kızla evlenmek isteyenlerin biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeriyse Mimar Sinan’dır. Padişah kızını Rüstem Paşa’ya verir. Koca Sinan evlidir, ellisindedir ve Mihrimah Sultan’a deliler gibi aşıktır! Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama, aşkını olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır. Üsküdar’a sarayın isteği ile 1540 yılında Mihrimah Sultan Camii’nin temelini atar 1548′de bitirir. Camiyi yaparken eserine sanki “etekleri yerleri süpüren bir kadının” dış çizgilerini verir. Derken, ilk kez padişah fermanı olmaksızın, Edirnekapı’da,pek kimselerin uğramadığı ıssız ama İstanbul’un en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultan’a. Cami küçücüktür. Minaresi 38 metredir, bir adet incecik kubbesi üzerindeyse 161 pencere caminin iç güzelliğini aydınlatır, içerdeki sarkıtlar ve minare kenarındaki işlemeler, Mihrimah Sultan’ın topuklarını döven saçlarını anımsatır inasana. İşte aşk’a adanmış iki eser. Edirnekapı ve Üsküdar’da camileri aynı anda görebileceği Ve 21 mart’ta yani gece ile gündüzün eşit olduğu günde, (21 Mart aynı zamanda Mihrimah sultan’ın doğum günu) manzara şudur: Edirne camiinin tek minaresi ardından kıpkırmızı güneş batarken, Üsküdar camiinin ardından ay doğar! Mihrü Mah=Güneş Ay"
480 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Ustam ve Ben Elif Şafak'ın okuduğum diğer kitaplarında biraz farklı.Müthiş hayal gücüyle yazılmış masalsı tadı olan bir kitap.Kitapta Kanuni Sultan Süleyman,oğlu Selim ve onun oğlu Murat'ında olduğu üç dönemi okuyoruz.Kitaptaki ana karakter Mimar Sinan'ın kalfası olan ve aynı zamanda filbaz olan Cihan ve Beyaz fil olan Çota.Çok akıcı bir dili olan kitapta Beyaz fil Çota,Cihan'ın Mihrimah Sultana olan aşkı,Mimar Sinan'ın çırakları ile yaptığı camiler hepsi çok güzel bir dilde anlatılmış. Ben bu masalsı tadı olan tarihi kitabı çok severek okudum. Sizede okumanızı tavsiye ederim.
Ustam ve Ben
Ustam ve BenElif Şafak · Doğan Kitap · 201312,3bin okunma
Biri İstanbul'un doğusuna, diğeri batısına olmak üzere Mihrimah Sultan adına, yerlerini kendisi seçerek iki cami yapar Mimar Sinan. Nisan-mayıs aylarında, Beyazıt'ın yüksek yerlerinde sabah gün doğumunda ve akşam günbatımında camilere bakanlar için aşka dair bir belge aramak artık önemini yitirir. Tanık olanları hayrete düşürecek bir şekilde; güneş ile ay, tam bu camilerin arkasından yer değiştirirler. Farsça anlamı güneş ve aydır Mihrimah'ın. Hiç şüphe yok ki; yüzyıllarca güneş ve ay buralardan doğup battığı gibi dünya var oldukça aynısını yapmaya devam edecekler. Yani, siz yaşadıkça şahit olma şansına sahipsiniz bu yanda. Siz ister belge isteyin, isterseniz istemeyin, öte yanda.
Ey sevgili! diye mırıldandı, Ey sevgili, ben ki aşkın şarabını Mecnun ile beraber içmişim; şimdi Mecnun bu dünyadan göçmüş, vuslata ermiş. Tek başıma kaldığım aşk dergâhında, dert deryasında beklerim saadete ermeyi... Ey sevgili, padişah sensin, bense aciz kulunum. Beni günahlar işlenen bu dünyada koydun, gittin. Sinemde açtığın yaralar kapanmaz. Yaşlı gönlüm günah ile dolmuş bir çöplükten öte nedir
Reklam
119 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.