Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
160 syf.
10/10 puan verdi
BA-YIL-DIM!
Günlerdir mercimek içtiğinizi sonrasında bir gün kelle paça içtiğinizi düşünün. Farklı bir lezzetin damakta yarattığı orgazm gibi Aylak Adam’ da edebiyat damağımda leziz bir zevk uyandırdı. Kitabın ilk sayfalarında sudan çıkmış balık gibiydim, anlatımına alışamadım, bir kaç defa başa aldım. Kitaba alışınca bir sevgiliyi öpmüş olmanın rahatlığına benzer bir rahatlamayla kendimi Bay C.’nin dünyasına bıraktım. Bir inceleme için ilk defa böyle tasvirler kullanıyorum ki amacım kitabın ruhuna uygun bir eleştiri yapmak. Böylesi sanırım benim için daha eğlenceli. Kitabın herkese hitap etmediğini kitabın aldığı puandan anlayabilirsiniz. Kokoreç gibi, seven göklere çıkarmış sevmeyen yarım bırakmış… Bay C.’nin dünyaya karşı umursamazlığı, aylaklığı, sinema severliği, kadın düşkünlüğü, aşk arayışı, bacak korkusu, travmaları, yalnızlığı, varoluş mücadelesi, kuralsızlığı, bir erkekte “kötü” olarak atfedebileceğimiz özelliklerinin hepsi beni bu kitaba daha çok bağlayan şeylerdi. Antikahraman demek istemiyorum ama bu tür; hayatın olağan akışının tersine yüzen, toplumun ahlaksız ahlak tabularının içinde boğulmaktan korkmayan, bir derdi, bir varoluş mücadelesi olan kahramanları ve kitaplarını daha çok seviyorum. İnsana farklı bir pencere, farklı bir vizyon sundukları için. Aylak Adam, farklı dünyası ve anlatım diliyle, herkese hitap etmeyen, derdi olan kitaplardan biridir. Buna rağmen hiçbir okur arkadaşıma tavsiye etmekten çekinmeyeceğim bir kitaptır.
Aylak Adam
Aylak AdamYusuf Atılgan · Yapı Kredi Yayınları · 201759,6bin okunma
Günaydın Hayat...
Sağda,solda izlerin var. Zor oluyor bazen uyanmak. 'Zaman en iyi ilaç' derdi babam. Toparlanmaya çalışıyorum. Kendime yeni uğraşlar buldum; şiir, resim, tiyatro, sinema. Seni yazıp, seni boyuyorum. Seni oynayıp, seninle uyuyorum.
Reklam
Sinema Kapıları
“Çocuklar büyükler gibi konuşur sefaletten” Edip Cansever Başlarken / Hep Aynı (İç) Görüntü I. Güven içinde olduğumu bilmem hiç
Sayfa 49 - Kırmızı Kedi Yayınevi
İnsanın derdi zamandır. Sinema insanın zamanla olan derdini anlatır.
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Ankara, Kuvayı Milliye'nin merkezi olduğu günlerde küçük bir şehirdi. Yolları dardı. Evleri kerpiçtendi. Şehir ve civarı ağaçsızdı. Her yer toz içindeydi. Meskenlerin büyük çoğunluğunda akarsu ve elektrik yoktu. Taşhan'da tek bir sinema, park, gazino ve "bar" bulunurdu. Kiralar, ateş pahasıydı. Yerli halk, sonradan taşınmış
Sayfa 30 - Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı YayınlarıKitabı okudu
479 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli Oyunlar İnceleme Romanı incelemesi ve yorumlaması çok zor, hatta imkanız denebilir. Belirli bir altyapıya sahip olmak gerekiyor, bende bu altyapı ne yazık ki mevcut değil hatta bu altyapıya yakın bile değildim. Ben de ilk 150 sayfası okuduktan sonra kitabı bıraktım, aslında dönüp tekrar okumayacaktım, ta ki şu alıntıyı 1K’da görene
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202230,9bin okunma
Reklam
“biliyorum ne hayatlar var. herkesin kendine göre derdi var. ama benimki de bana ağır geliyor.”
Cahide Sonku, zirveden bulaşıkçılığa
Asıl adı Cahide Serap’tı. Sinema tarihimizde ulaşılması zor ilklerin sahibiydi. İlk kadın stardı; ilk kadın film yönetmeniydi; ilk kadın film yapımcısıydı. Türk Marlene Dietrich’i de denilen Cahide Sonku; sinema dünyamızda zirveyi ve batağın dibini gören en ünlü isimdi. Yeşilçam yapımı İhtişam ve Sefalet’in kadın başrol oyuncusuydu, denilse de
724 syf.
7/10 puan verdi
İnanıyorum ki bu coğrafyada herkes bir parça tutunamayandır.
Sevgili Oğuz Atay’ın okuduğum ilk romanı. Hem olayları merak ederek hem de kendimden bir parça bulduğum Turgut ve Selim’i gittikçe severek sürdürdüm okumamı. Herkes kendinden bir parça bir şey bulacaktır… Turgut’un içsel konuşmalarının geçtiği sayfalar çok akıcı bir şekilde ifa edilmiş, bir sinema filmi izlemek gibi keyifliydi. Bazı bölümler ve paragraflar ise anlamsızdı, atladığım yerler olmadı diyemem. Biliyorum, kitap karakterlerinin ruhsal durumu bir nebze anlamsızlık vaat ediyor fakat bu kadarına gerek var mıydı emin değilim. 723 sayfa 500 sayfa ile bitirilebilirdi belki. Ve fakat sonunu çok daha çarpıcı beklerdim. Ne vardı kendini bu denli yıpratacak Selim Işık? Dilerdim ki yaşamak seni bu denli korkutmasaydı. “Bir kere başladık, bitireceğiz derdi. Bir kere doğduk, yaşayacağız.”
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,5bin okunma
Bergen'in trajik yaşam öyküsü
Bergen, 7 çocuklu bir ailenin en küçük çocuğu olarak Mersin'de dünyaya geldi. Anne-babası ayrılınca, annesi ile birlikte Ankara'da yaşamaya başladı. İlkokulu Yenimahalle Yunus Emre İlkokulunda okudu. Eğitimi sırasında mandolin çalıp şarkı söyleyen Bergen'i öğretmenleri konservatuvar eğtimi almaya teşvik etti. Sanatçı Ankara Devlet
Reklam
Tokat'ta Ortaokul: İlk Gazetem Yaltırık'ı Çıkartıyorum Tokat'ta en büyük kazancım Yekta [Güngör Özden] olmuştur. Yekta ile Tokat'ta tanıştık. En eski arkadaşım Türkiye'de halen Yekta'dır benim. Yekta da Tokat Lisesi'nde. Ben ortaokul 3'deyken o Lise 1'deydi, leylîydi [yatılı]. Oradan ahbap
İnsanın derdi zamandır. Sinema insanın zamanla olan derdini anlatır.
346 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Denizde Uçarken Gökyüzüne Düşen Kuşlar
Merhaba Sevgili Kitapseverler Yılın ilk kitap yorumu ile geldim bugün. Kitabımız Neslihan Stanboli’nin yazmış olduğu “Denizde Uçarken Gökyüzüne Düşen Kuşlar” adlı kitabı. Teknolojik gelişmelerden ve çağın getirdiği pek çok şeyden uzak kalmış ütopik bir ada… Geçmişteki adı Kekik adası, sonrasında da Güneşli Ada deniyor bu adaya.Ve yine bu adada
Denizde Uçarken Gökyüzüne Düşen Kuşlar
Denizde Uçarken Gökyüzüne Düşen KuşlarNeslihan Stamboli · Ayrıkotu Yayınları · 20237 okunma
504 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.