(22 Mayıs - 21 Haziran) Bir İkizler Erkeği, ayaklarınızı yerden havalandırıp gökyüzünün bulutları arasında dolaştırabilir. Kendinizi, dünyayı ve her şeyi bir anda unutabilirsiniz. Fakat, bu anın ne kadar süreceğini ne siz bilebilirsiniz, ne de karşınızdaki İkizler Erkeği… Zaten size böyle bir güvence de vermiş değildir. Ayrıca da kendisinden
"değişmeyeceğime inanmak o kadar kolaydı ki! yokuş aşağı inmek kadar zevklisi yoktur. hele tırmananlarla, her yükseldikleri birkaç santimde kilolarca ter dökenlerle alay etmek ne kadar da rahatlatırdı ruhumu. zayıf olduğum için kötüydüm. tırmanamadığım için normal olmadığımı kabul ettirmeye çalışıyordum... ...ama dünyanın en sıradan insanı kadar normaldim aslında. yalan söylüyordum herkese. hepsi bu! ve sonradan inandım bir gün bütün yalanlarıma."
Sayfa 403 - dk yayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Biraz önce sen söyledin," diyen Alper devam etti, "Bizler bilmiyoruz. Bilmediği şeylerden korkar insan." "Doğru. İşte o korku var ya gazeteci, o korku insana herşeyi yaptırır. Hiç aklına geldiği oluyor mu ; son yıllarda korku dünyaya nasıl egemen oldu diye?" "Hayır. Belki de her geçen gün daha da azalan can güvenliğimiz yüzündendir." " Evet Can güvenliği... Patlayan bombalar, öldürülen insanlar ve sürekli şiddeti pompalayan söylemler...Kanlı olayları sıradan haberlermiş gibi veren medya. Ya bunlar bilinçli olarak yapılıyorsa. Ya birileri korku imparatorluğu'nun temelini atmak için bu argümanları kullanıyorsa. Ve bunu ülke bazında değil dünya olarak düşün." "Anlamadım, nasıl dünya bazında?" " Kaldır kafanı ülkenden ve ortadoğu'dan ayrılıp dünyaya şöyle bir bak. Amerika, İngiltere , Fransa, Almanya, Rusya, Çin hepsi aynı. O kadar güçlü görünen ülkeler patlayan birkaç bombayla halklarını evlerine kapatabiliyor, sıkıyönetim ilan ediyor. Sence bütün bunlar insanları Yeni kurulacak olan korku imparatorluğu'na hazırlamak adına olabilir mi?"
Sayfa 199Kitabı okudu
Uranyum ötesi elementler (>⁹²)
Nükleer kimya, transuranyum elementlerini üretecek pek çok yöntem bilir. Şu anda, neptuniyum, plutoniyum, amerikiyum, kuriyum, berkeliyum, kaliforniyum aynştaniyum, fermiyum, mendeleviyum, laurenkiyum ve kurkhatoviyum, dahil olmak üzere 12 transuranyum elementi biliniyor. Sonuncusu, 1964'te P. Flerov başkanlığında bir grup Rus fizikçi tarafından üretilmiştir ve en ağır transuranyum elementidir. Transuranyum elementlerinden biri de, atom numarası 102 olan elementtir, ancak henüz isimlendirilmemiştir. Bir inşaatın yeni katının tuğlalarını sıralamayı henüz bitirmişken, bir gün aniden tüm yaptıklarının yok olduğunu gören bir duvarcının şaşkınlığını düşleyin. Ağır transuranyum elementlerinin kimyasal özelliklerini inceleyen araştırmacıların durumu aynen böyledir. Bu elementler çok kararsızdır. Yaşam süreleri dakikalarla ve hatta saniyelerle sınırlıdır. Bir kimyacı sıradan elementlerle çalışırken süre kısıtlı değildir. Oysa Periyodik Çizelge'nin kısa ömürlü üyelerine, özellikle de ağır transuranyum elementlerine el attığında araştırmanın her dakikası "altın değerinde" olur. İncelenen nesnelerin yalnızca birkaç saniye içinde yok olmasının yanısıra, kimyacının önünde çok az miktarda madde, bazen yalnızca bir iki atom vardır. Bu durum, araştırmada özel yöntemler geliştirilmesini gerekli kılmıştır; bu yöntemler genç bir kimya dalı olan radyokimya, radyoaktif elementlerin kimyası tarafından geliştirilmiştir.
Sayfa 70 - TÜBİTAK YayınlarıKitabı okudu
Hastayken bütün dünyanın korkunç, duyulmamış ve görülmemiş, Asya'nın derinlerinden Avrupa'ya kadar uzanan bir öldürücü hastalıkla ölüme mahkum olduğunu görmüştü rüyasında. Herkesin bazı, çok az sayıdaki seçilmişler dışında herkesin ölmesi gerekiyordu. İnsan bedenini yiyen yeni birtakım kurtçuklar, mikroskobik varlıklar belirmişti. Ama bu
"Bütün büyük filozoflar neden kasvetli olurlar diye bir sorun kendinize. Sorun bakalım, 'Kimler daha emniyette, kimler daha rahat, kimler sonsuza dek mutludur?' Ben size cevabını söyleyeyim: Yalnızca sığ zihinli olanlar, yani sıradan insanlar ve çocuklar!" "Profesör Nietzsche, çekilen acının mükafatının büyüme olduğunu söylüyorsunuz-" Nietzsche araya girdi. "Hayır, yalnızca büyüme değil. Bir de güç var. Gururlu bir yüceliğe erişmek isteyen ağaç fırtınalı hava ister. Yaratıcılık ve keşif de acıda saklıdır. Bu noktada, yalnızca birkaç gün önce yazdığım bazı notlarımı size okumama izin verin." Nietzsche tekrar notlarına gömüldü ve okumaya başladı: "Dans eden bir yıldız doğurmak isteyen, önce kendi içinde büyük taşkınlıklar ve kaos yaşamak zorundadır."
Reklam
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.