90 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Eve kapanıp kaldığımız bu günlerde Mustafa Kutlu hikayeleri okurken Anadolu’nun hangi köşesinden çıkacağımızı bilemiyoruz. Bir köy, bir mahalle, bir deniz kıyısı, İstanbul.. Öyle güzel betimlemeler var ki Deren’in şırıltısını, çocukların cıvıltısını duyuyoruz sanki. Bir de güncel bazı meseleler var ki onları hikayeleştirmek o meseleleri eleştirmede en iyi aracı olabiliyormuş. “Masallara boşverdiğimiz günden bu yana rüya göremez olduk. İp koptu, zaman uçtu, hayat köşebucak bir yerlere saklandı. Uykularımız kabuslarla donatıldı. Aydınlık bir yüz gördüğümüzde ilk aklımıza gelen cümle ‘Sırıtma lan’ oluyor.”
Hüzün ve Tesadüf
Hüzün ve TesadüfMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20073,920 okunma
90 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
MASAL VE RÜYA Şiir söylenir, masal dinlenir diyorsunuz ama bunlar eski günlerin lafları. Hatta şarkı için de "okumak" tabir edilirdi ya, bu diskuru muhafaza ederek bir nevi "hava" estirmek isteyenler hâlâ kullanıyor. "Okumak"ın "davet" manası da var; Anadolu'da düğüne davet için "okuntu"
Hüzün ve Tesadüf
Hüzün ve TesadüfMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20073,920 okunma
Reklam
90 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
MASAL VE RÜYA Bir varmış, bir yokmuş :) Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde ben dedemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken... :)) Şiir söylenir, masal dinlenir diyorsunuz ama bunlar eski günlerin lafları. Hatta şarkı için de "okumak" tabir edilirdi ya, bu diskuru muhafaza ederek bir nevi "hava" estirmek isteyenler
Hüzün ve Tesadüf
Hüzün ve TesadüfMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20073,920 okunma