Es-Sırrı Es-sakati diyor ki;
Şimdiye kadar; kişinin kendisini tanıyıp bilmemesi bir de gözünü başkalarının ayıp ve eksiklerine dikmelerinden daha kötü ve daha büyük bir şey görmedim. Zira bunlardan daha çok, amelleri boşa çıkaran, kalpleri bozan, kulun helak olmasını kolaylaştıran,çabuklaştıran, hüzün ve kederleri sürekli kılan, kin ve nefrete en yakın olan, riya,kendini beğenme ve liderlik sevdasıyla iç içe olan bir şey yoktur.
Kalplerin nefreti üç şey ile olur: Dil sürçmesi (sürçe-i li- san), affedilmez yanılgı ve şüphe
Sırrı Sakatî Hazretleri evliyaullahtan birinin ziyaretine gitmişti. Tanıyanlar dağda olduğunu söylediler. O da tarif edilen yere gitti. Orada kendi halinde, zikirle meşgul olan bir zat görüp selam verdi.
O zat selamı aldıktan sonra Sırrı Sakatî Hazretleri: "Kimsin?" diye
sordu.
O: "Hû!" diye cevap verdi.
"Ne iş yaparsın?" dedi. O yine: "Hû!" dedi.
"Ne yersin?" "Hû!"; "Ne içersin?" "Hû!"
Sırrı Sakatî Hazretleri'nin "Böyle gece-gündüz Allah'ı mı zikredersin"
diye sordu. O zat "Allah!" İsmini duyar duymaz bir nara atıp ruhunu teslim etti.
Sırri Sakatî (Kuddise Sırruhu) buyurmuştur ki, "Kendisinde olmayan vasıflarla, insanlara karşı süslü görünmeye çalışan kişi, Allahın nazarından düşer."