Derin duygular da büyük yapıtlar gibi, bilinçli olarak söylediklerinden daha fazla anlam taşır her zaman.
Başkaları, düşünce prensleri de vazgeçtiler, ama düşüncelerinin intiharında, düşüncelerinin en arı ayaklanmasında gerçekleştirdiler bu el çekişi. Oysa gerçek çaba buradan elden geldiğince fazla kalmak, 'bu uzak bölgelerin abartılı bitkilerini yakından incelemektir.'
Sağlam insanlar arasında bile kendi intiharını düşünmemiş bir kimseye rastlanmayacağına göre, bu duyguyla hiçliği istemek arasında dolaysız bir bağ bulunduğu fazla açıklama yapılmadan da benimsenebilir.
Bir sorunun bir başka sorundan daha önce sonuçlandırılması gerektiğini neye göre kararlaştırılmalı diye sorulursa, yol açtığı eylemlere göre diye yanıt veririm
Hiçbir şeyi atlamamak için nereye kadar gitmeli? İsteyerek ölmeli mi, yoksa ne olursa olsun umut mu etmeli?
Düşünmeye başlamak, için için yenmeye başlamaktır.
Sayfa 22Kitabı okudu
Uyumsuz insanın tüm yapabileceği, her şeyi tüketmektir, kendi kendini de tüketmektir.
" Bir insan söylediği şeylerden çok söylemedikleriyle insandır."
Tanrılar Sisifos’u bir kayayı durmamacasına bir dağın tepesine kadar yuvarlayıp çıkarmaya mahkum etmişlerdi; Sisifos kayayı tepeye kadar getirecek, kaya tepeye gelince kendi ağırlığıyla yeniden aşağı düşecekti hep. yararsız ve umutsuz çabadan daha korkunç bir ceza olmadığını düşünmüşlerdi, o kadar haksız da sayılmazlardı.
Sayfa 137Kitabı okudu