"Şu hayatta kimseye hayır getirmeyeceğinden emin olduğu üç şey vardı: Ruhunu iblise satan adam; güzelliğiyle böbürlenen kadın ve sabahı bekleyemeyecek kadar acil olan haber."
Bir an çoçuk yüreğin, ele avuca sığmayan uçarı ruh
Bir an yüz yıllık çınar kökleri betonları delen
Dalda tomurcuk, yaprakta çiy tanesi bazen öyle kırılgan
Sonra yüz yıllık mabet, insanlık adına edilen tüm dualar omuzlarında yük
Tutuşan bir kağıt sonra bir dakika sonrası kül
Arkamı dönsem kızgın bir demir soğudukça güçlenen
Aşk gibi, sen gibi..
🖊
Arka perdesinde Osmanlı'nın yıkılış Dönemi Ittihat ve Terakkinin kuruluşu, azınlık isyanları gibi tarihi olaylar sürükleyici bir dille ele alınmış. Tarih romanlarından farklı olarak sevgili Altan'ın kıvrak zekasıyla işlenmiş aşk, evlilik, din gibi kavramlar irdeleniyor romanda.
Türk edebiyatının özgün kalemlerinden olan sevgili yazarımız insanın zayıflıkları, din olgusu ve müstehcen kavramlarda kalemini daha da sivrileştirip hiç sakınmadan dile getiriyor düşüncelerini, korkusuz, hudutsuz bir isim!
Mutlaka tanışın bu romanla ben bir hayli beğendim..