Hegemonik güç olarak Birleşik Amerika'nın kanatları altında, dünya sisteminde hegemonyanın yeniden kurulmasıyla birlikte, dü- şüncede -Doğu ve Batı, Kuzey ve Güney düşüncesinde- dönüşüm kavramlaştırmaları olan sınıf mücadelesi ve ulusal kurtuluş arasında daha belirgin bir kuramsal (salt tarihsel değil) ilişkilendirme çabası gelişti. Bu noktada daha önce nitelik bakımından ideolojik diye ad- landırdığımız türden çabaları, yani ulusal kurtuluş mücadelelerinin önderliğini dünya proletaryasının tarihsel misyonu uğruna ve kimilerince de onun adına davranıyormuş gibi gören çabaları dikkate al- mıyoruz. Bugün kapitalist dünya ekonomisi üzerine araştırma yapan pek az kişi bu iki yapı arasındaki ilişkinin bu tür bir versiyonuna ya da görünümüne rağbet etmektedir
Millî Kadın Voleybol Takımı;
• Türk Modernleşme Projesinin görünen yüzü olarak pazarlanıyor.
• Kadın bedeniyle kıymet hükmü tayîn edilen takım çıplaklığı "Cumhuriyet'in Karakteri'ne indirgiyor.
• Kazandığı her maçla ilgili haber "Cumhuriyet, Atatürk ve Kadın" etiketiyle servis ediliyor.
• Oyuncuları İslam Devletlerinde
Kuşkusuz politik ve ekonomik seçkinlerin çıkarlarının örtüştüğü birçok zemin vardır. Ekonomik seçkinlerin bizzat yeniden üretimi bile, mülkiyet hakları ile sözleşme yükümlülüklerini pekiştirme dışında başka hiçbir neden olmasa bile, politik hâkimiyetin desteğini gerektirir ve ekonomik seçkinler de, ellerinden geldiği her yerde, kendilerine rant ya da yarı-rant konumları yaratmak ya da bunları desteklemek için politik hâkimiyetten yararlanmaya ya da bunu kullanmaya ziyadesiyle çaba gösterirler.
Sınıf müca- delesi etkeni de söz konusu. Kapitalist bir dünya ekonomisinde ya- şadığımız sürece sınıf mücadelesi vardır ve politik rengi ne olursa olsun, dünya sistemi içinde yer alan tüm devletler içinde de var ol- maya devam etmektedir. Rejimlerin, kendi devlet sınırları içinde sı- nıf mücadelesi olmadığına ya da artık olmadığına ilişkin açıklama- ları analitik tözden yoksun, ideolojik açıklamalardır. Sınıf mücade- lesinin altta yatan toplumsal gerçekliği, ulusal kurtuluş hareketleri- nin iktidara gelmiş olduğu devletler de dahil var olan tüm devletler- de sürüp gitmektedir. Soru şudur: Bu ulusal kurtuluş hareketi iktida- ra geldikten sonra sınıf mücadelesine ilişkin rolü ne olacaktır? Bel- ki de soruyu tersyüz ederek kapitalist dünya ekonomisini tipik bir şe- kilde niteleyen öteki mücadele türleri karşısında, çekişen "seçkinler" arasındaki mücadeleler karşısında, yani burjuvazi içi mücadeleler karşısında, sınıf mücadelesinin rolünün ne olacağını sormalıyız
Global siyasi arenada sağın önlenemeyen yükselişindeki tehlikeyi ve solun, yeni bir siyaset inşa etmedeki yetersizliğini ortaya koyan etkili bir diyalog. Toplumsal, siyasi ve ekonomik şiddetin
birey üzerindeki etkileri üzerine tespitlerini de yerinde buldum. Herkes okusa keşke.