''Çıkarın beni buradan, tek düşündüğüm buydu. O aralar öyle çok şeyden sıkılıp, öyle çok kişiden kaçmıştım ki. Pek bir salmıştım kendimi, kilo almıştım. On yedi yaşımda ne büyük sorumluluklar yüklemişim omuzlarıma, anlamamıştım bile. Ama hayır, dünyayı ben kurtaramazdım. Hiç kimsenin tek başına yapamayacağı gibi. Kaçtığım sorunlar mıydı,
Sayfa 99 - Ephesus YayınlarıKitabı okudu
Geleceksiz Bir Nesil!! Insanlar daha dün yediği yemekleri unuturken siz bize binlerce matematik formulü ezberletip onları unutmamamız gerektiğini söylüyosunuz. Ya siz neyin kafasını yaşıyosunuz. Bi çocuğu 1.sıniftan itibaren ezbere dayalı eğitip bi sınava tabi tutulacağını ve bundan başarısız olursa her şeyin çok kötü oldugunu söylüyosunuz. O günden sonra ne oluyo biliyo musunuz? O çocuklar mutlu oldukları anılar hayal etmek yerine o sınavı hayal edip her gün biraz daha korkuyolar. Işte siz busunuz. Neymiş 3 yanlış 1 doğruyu götürüyomuş. Ben doğrunun peşinden koşmaktan yoruldum. Nolur yani bi kerede 3 doğru bi yanlışı götürse de bi kere de yanlış yapmaktan korkmasak. Belki de korktuğumuz için yanlış yapıyoruzdur. Belki şu EĞITIM SISTEMI denilen şeyden biri olsaydı şansımız daha fazla olurdu. En azından geleceğimiz için bi hayal kurabilirdik be. Yurtdışına çıkıp hayatını kurtarmak isteyen bi nesil yetiştiriyosunuz. Bazen ne yapmanız gerektiğini bilmiyomusunuz diye düşünüyorum. Yapmanız gereken şey sadece ülkesini seven değil, ülkesi için okuyup ( ki okumamız için bi eğitim sistemimiz olması gerekiyo) onun için çabalayan bi nesil yetiştirmek. Bence bu kadar zor olamaz.
Reklam
"İşte beyler siz busunuz: Güruh. ... Dişlerinizi çekmişler sizin beyler. Tırnaklarınızı kesmişler. İsyan ettiğiniz gün tırnaksız ve dişsiz olacaksınız; ancak denizanası ordusu kadar zarar verirsiniz."
Sayfa 128 - VIII, Makine Kırıcılar, ErnestKitabı okudu
Âli İmrân, 66
İşte siz busunuz. Kendisine dair ilminiz olmayan bir şey hakkında tartıştınız. Artık bilginiz olmayan bir şey hakkında siz niçin tartışıyorsunuz? Ve Allah bilir ve siz bilmezsiniz.
Daha iğrenç bir karakter olamazdı herhalde
Ona inanmak için doğaüstü bir çaba harcadım, ama aşk mantığa garip gelmisti. "Orospular!" dedim, içimi cayır cayır yakan bir ateşle kahrolarak. "Siz busunuz işte!" diye bağırdım: "Orospu bokları! Artık ne senin hakkında bir şey duymak istiyorum, ne de dünyadaki başka bir kadın hakkinda; hele onunla ilgili hiçbir şey."
İşte siz busunuz. Yüzeyde ne varsa onu görür, koklar, dinlersiniz: Dokunmadan. Sizin zamanınız da bizimkinden farklı. Saatleriniz sabah mesaisine kurulmaz hiç. Takvim yapraklarınız da anma ve kutlama günlerinizle sınırlıdır. O günlerde slogan atar dağılırsınız bir sonrakine kadar.
Sayfa 29 - Ütopya yayınevi-2018
69 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.