Bir dünya daha biter...
Beni büyüleyen bu güzel dünyadan çıkmamak için, onu bitirmemek için o kadar çok uğraştım ki ama yine de bitti...
Tess Gerritsen benim en sevdiğim yazar. Kalemi o kadar güzel ki, siz daha neler olup bittiğini anlayamadan sayfalar elinizden akıp gidiyor. Sürükleyici, büyüleyici bir yazar.
Aslında Tess Gerritsen ın her romanını okumak için can atıyorum ama bu
* ölü ozanlar derneği
" ailelerimiz, geleneklerimiz ve modern çağ tarafından koşullanmış durumdayız. peki bizler nasıl kendi gerçek doğamızın konuşmasına izin veririz? kendimizi ön yargılardan, alışkanlıklardan ve baskılardan nasıl soyutlarız? cevap, sürekli yeni bir bakış açısı kazanmaya çalışmaktır. eğer bir şeyden eminseniz başka bir şekilde düşünmeye zorlayın kendinizi, yanlış ya da aptalca olduğunu bilseniz bile. bir şey okurken yalnızca yazarın ne düşündüğüne kafa yormayın, durup siz ne düşünüyorsunuz ona da kafa yorun.
kendi sesinizi bulmaya uğraşmalısınız çocuklar ve harekete geçmek için ne kadar beklerseniz onu bulma şansınız o kadar azalır. Thoreau der ki, çoğu insan hayatını sessiz bir çaresizlik içinde yaşar, bunu kabullenmek niye? risk alıp yeni yerlerde gezinin. şimdi... "
Sayfa 51Kitabı okudu
Hiç kimse insanlara ve hayvanlara suskun gözlerle bakan siz hayvanların da var olduğunuzu düşünmüyor, Tanrı bilir onları nasıl görüyorsunuz, onlar hakkında ne düşünüyorsunuz.
Sayfa 142Kitabı okudu
Network (1976)
Beyaz saçlı, zengin bir adam hayatını kaybetti. Ama bunun pirinç fiyatlarıyla bir ilgisi yok değil mi? Peki o zaman bu bizi niye ilgilendiriyor? Çünkü hepiniz ve diğer 62 milyon Amerikalı şu anda beni dinliyorsunuz. Çünkü yüzde 3’ünüzden daha azı kitap okuyor. Çünkü yüzde 15’inizden daha azı gazete okuyor. Bildiğiniz tek şey bu ekranın içinde
"Hiç kimse insanlara ve hayvanlara suskun gözlerle bakan siz hayvanların da var olduğunuzu düşünmüyor, Tanrı bilir onları nasıl görüyorsunuz, onlar hakkında ne düşünüyorsunuz.."
Sayfa 142Kitabı okudu
Güzel bir kitaptan okuduğum her sayfa için kendimi gerçekleştirme yolunda bir adım daha attığımı hissediyorum. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?