“Size ben taaruz emretmiyorum; ölmeyi emrediyorum... Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimizi başka kuvvetler ve başka kumandanlar alabilir...”
Sayfa 102Kitabı okudu
Mustafa Kemal, komutlarını dokunaklı sözlerle ifade ediyordu: "Size ben taaruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar kaim olabilir."
Sayfa 127 - Bağlam YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Mustafa Kemal’in kendi ağzından Conkbayırı’ndaki 261 no’lu tepenin hikayesi; Kendim erlerin önüne çıkarak, “Niçin kaçıyorsunuz?” dedim. “Efendim düşman” dediler. “Nerede?” “İşte” diye 261 rakımlı tepeyi gösterdiler. “Cephanemiz kalmadı” dediler. “Cephaneniz yoksa,süngünüz var” dedim ve bağırarak süngü taktırdım. Yere yatırdım. Bu erler süngü takıp yere yatınca düşman erleri de yere yattı. Kazandığımız an bu andır. Ruşen Eşref’in soruları üzerine, “Bu öyle alelade bir taaruz değildi” diye devam etti. “Emirlere şunu ilave etmişimdir: Size ben taaruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum!” Okumak bilenler ellerinde Kuran’ı Kerim Cennet’e gitmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler kelime-i şehadet getirerek yürüyorlar. Çanakkale muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur.”
I.Dünya Savaşı - Çanakkale Cephesi -1915
Mustafa Kemal, 15 Nisan günü, orada askerlere şunları söylüyordu: “Size ben taaruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar gelecektir.” 57. Alay, orada tümüyle şehit oldu. Tek asker kurtulmadı o alaydan.
Sayfa 69 - Remzi Kitabevi 1. Basım: Kasım, 2021Kitabı okudu
"Ben size taaruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimizi başka kuvvetler ve başka komutanlar alabilir!"
Sayfa 168Kitabı okudu
Reklam
Birinci Dünya Savaşı
"Mustafa Kemal onları durdurarak, 'Ne oluyor?' diye sordu. 'Neden kaçıyorsunuz?' 'Geliyorlar! Geliyorlar!' cevabını aldı. 'Kim geliyor?' Düşman geliyor, efendim. İngiliz, İngiliz. ' Mustafa Kemal,' Düşmandan kaçılmaz! 'dedi. Erler,' Cephanemiz kalmadı. 'diye itiraz ettiler. Mustafa Kemal,' Süngüleriniz var ya! ' dedi. Süngü takıp yere yatmalarını emretti. Geriye bir subay göndererek kendi piyade erleriyle, mümkün olduğu kadar çok sayıda dağ topçusunun son hızla gelmesini söyledi. Arkadan, kendi anlattığı gibi, 'Bizimkiler yere yatınca düşman da yere yattı. Böylece bir anlık bir zaman kazanmış olduk.' Mustafa Kemal kendi güvenliğine hiç önem vermeden ufuk çizgisinin üzerinden Harekatı yönetiyordu. Verdiği bir günlük emirde: 'Size ben taaruz emretmiyorum; ölmeyi emrediyorum...' Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimizi başka kuvvetler ve başka kumandanlar alabilir... 'diyordu. Gerçekten de o çarpışmanın sonunda Elli Yedinci Alayın hemen hemem bütün erleri ölmüş bulunuyordu. Düşman tüfeklerinin açtığı ateş perdesi ardından, durmadan hücum ederek, Türk ordusunun tarihinde ölmezliğe eriştiler... "
Mustafa Kemal
"Ben size taaruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum.Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kuamandanlar kaim olabilir. Göstereceğiniz şecaatle hem durumu hem vatanı kurtaracaksınız. Allah bizimle beraberdir ve bizi görmektedir. Haydi hücum! Allah Allah!.
Sayfa 55 - TimaşKitabı okudu
Size ben taaruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar kaim olabilir.
“Emirlere şunu ilave etmişimdir:Size ben taaruz emretmiyorum ,ölmeyi emrediyorum.Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar kaim olabilir!”
Sayfa 144Kitabı okudu
Reklam
Ben size taaruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde, başka komutanlar ve askerler gelip, yerimizi alabilirler.
18 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.