Alper'se annesine kesinlikle katılmıyordu ve susmadı: "Bizim okuldakiler gibisin aynı," dedi. "Amerikan sistemiyle en iyi eğitimi al, Amerikalıların kurduğu okulda oku, hocalarının oradan mezun olmasıyla övün, kendin de oraya gitmeyi hayal et ama Sıtarbaks'ı taşla." "Babasına hayır olsun diye mi yapıyor
Sayfa 38 - Giriş, Çözdüm nihayet o büyük sırrıKitabı okudu
Ana-Babanın Evladı Üzerindeki 80 Hakkı
İmam-ı Nesefi hazretleri bildiriyor ki: Ana-babanın evladı üzerinde seksen kadar hakkı vardır. Kırkı sağlığında, kırkı vefatından sonradır. Sağlığında olan kırk haktan onu bedenle, onu dil ile, onu kalble, onu da para iledir. Bedenle olan hakları: 01- Hizmet ederek rızalarını almak. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: “Ana-babasına hizmet edenin
( Nuh’un büyükbabası Enok ) _Meleklerin Düşüşü ve Masonluk_ _İnsanoğulları çoğalınca, güzel ve alımlı kızları oldu. Melekler, göklerin çocukları onları görüp şehvet hissettiler. Birbirlerine dediler ki: “Gelin insanların arasından kendimize eşler seçelim ve onlardan çocuklarımız olsun.” Liderleri Semyaza onlara dedi ki: “büyük bir günahın cezasını
_İslamı akıl ve hoşgörü dini sayanlar kuranı mutlaka okumalı. Şeriat yalnızca bir inanç işi değil, binlerce yıllık ilkelliklerin, cinayetlerin, terörün, işkencenin kaynağıdır. Kuran Allah sözüyse kölecilik, cariyelik, küfürler, kısas-kan davası niye? _Bir şeyin "insanlık dışı" olması, islamcının umurunda değildir. Elverir ki "islam
KORUNMA AMAÇLI DUVARLAR
"Gücenmiş kardeş surlu kentten daha zor elde edilir. Çekişme sürgülü kale kapısı gibidir." (Süleyman'ın Özdeyişleri 18:19) Gücenmiş bir kardeş veya kız kardeşi kazanmak, surlarla çevrili bir kenti kazanmaktan daha zordur. Güçlü kentleri çevreleyen surlar vardı. Bu surlar kentin korunmasını güvence altına alır ve kent
Sayfa 19 - GDKKitabı okudu
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Atatürk'ü sevmek zorunda değilsiniz ama fikirlerini benimsemeniz gerekir :)
"Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir.Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir" (syf:20) Kitap Atatürk'ün sözleri ve fikirlerinin derlemesi den oluşuyor. Atatürk'ü seversiniz yada sevmezsiniz bu size kalmıştır ama onun fikirlerini benimsemeniz gerekir. Lider ruhlu, ileri görüşlü, bilime öncülük veren, stratejik hareket eden, zeki ve en önemlisi yoğun vatan sevgisi ile hareket eden bir dünya lideridir. Birçok savaşı alnının akıyla çıkmıştır ve tüm benliğini vatanına, milletine adamış bu uğurda elinden gelen fazlasını dahi yapmıştır. Kitabı okudukça aslında bize öğrettikleri gibi bir lider olmadığını çok daha fazlası olduğunu birçok konuda iftira atıldığını da görebilmekteyiz en basit tabiriyle Atatürk'e din düşmanı deselerde aslında tüm dinlere saygılı olduğu tüm dinleri kabul ettiğini ve tek gayesinin din ve devlet işlerini ayırmak olduğunu net bir şekilde görebiliriz ki bu sadece ufak bir örnek:))) Aslında üstüne öyle çokta konuşulacak bir kitap değil her sözü ayrı bir alıntı ve ayrı bir ders niteliğinde ve bence her Cumhuriyet evladının yada Cumhuriyet'i ilke edinmiş herkesin okuması gerektigini düşündüğüm bir kitap Ne zaman kendimi umutsuz ve kötü hissetsem sözleri bana kendimi hep iyi hissetirmistir "Umutsuz durumlar yoktur umutsuz insanlar vardır ve ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim" ~M.K.A "Şayet birgün çaresiz kalırsanız bir kurtarıcı beklemeyin kurtarıcı kendiniz olun" ~M.K.A
Bağımsızlık Benim Karakterimdir
Bağımsızlık Benim KarakterimdirMustafa Kemal Atatürk · Aylak Adam · 2017707 okunma
Olney dönüp doğrudan ona sordu: “Ne istiyorsunuz Martin?” Martin kendini çok rahatsız bir konumda buldu ve yalvarırcasına Ruth’a baktı. “Evet Martin, ne istiyorsunuz?” diye sordu Ruth. “Meseleyi sizin söyleyeceğiniz çözecek.” “Tabii ki kültür istiyorum,” dedi Martin titrek bir sesle. “Güzelliği severim ve kültür, güzelliği daha incelikli
Hiç dikkat etmiyor musun? Besin zincirinin dışındayız artık! Peki bu nasıl mümkün olabilir? Zincirin içindesin ancak orada olduğuna inanmıyorsun bile.. İnsanlar artık suni bir ortamda yetiştiriliyor. Tıpkı bir tavuk çiftliğinde olduğu gibi herşey önlerine koyuluyor. Su ve yemekleri önlerine kadar geliyor ve bunlara "medeniyet" diye hitap ediyorlar.. Bu medeniyetin dışı ise "vahşi" ve "ölümcül" geliyor değil mi? Bu yalanlar sayesinde insanlar ayrı bir dünyada yaşatılıyorlar. Zannettiğiniz yada inandırıldığınız dünyada. Diğer tarafta ise gerçek dünyanın doğasına göre yaşayan bir kesim mevcut. Eğer neyin yalan yada gerçek olduğunu kendin ayırt edemiyorsan, sen zaten çiftlikte yaşamayı seçiyorsun demektir. Yani çitin dışını görmekten kaçınmak için aynı yalanı tasdikleyen bir kesimi dinlemeyi tercih ediyorsundur. Dünyayı ve aslında onun ne olduğunu anlarsanız cübbeliler ya da önlüklüler olmadan da yolunuzu bulursunuz! Bak ve düşün! Ne gördüğünü analiz et! Gerçekleri öğrenmenin tek yolu kendi başına tecrübe etmekten geçer! Bunun için sadece "bakmakla" başlarsın. Onlar sana bilmen gerekenleri öğretmeyecekler. Hepsini kendi başına öğrenmek zorundasın. Onların sizi kontrol ediyor olmalarının tek sebebi size öğrettikleri ezbere cehalet!
"Size 'başarı, başarı'diye öğrettikleri şey, belki de başarı değildir.Hani şu eğitimler var ya tüm üçüncü dünya Ülkelerine sattıkları... 'Birilerini modelle, onun yaptıklarını yap, sen de başarırsın.' Hayat bir yarış değil. Eğer öyle olsaydı çoğumuz kaybeden olurduk değil mi? Ne de olsa yarışların tek bir kazananı olur, gerisi kaybeder.Acaba hayata bir yarış olarak bakan, birbirini hırsla geçmeye çalışanlar mı daha insan yoksa hayata bir yarış gibi bakmayan, hayat yolunda ara sıra durup çevresine bakan, düşenleri kaldırmaya çalışanlar mı?Belki de yarışmayanlar bizden daha gerçek ve mesut bir hayatı yaşıyorlardır ne dersiniz?"
hiçbir şey değilim. hiçbir şey de olmayacağım. bir şey olmayı istemem. ancak, dünyanın bütün düşleri var bende.
Size "başarı, başarı" diye öğrettikleri şey, belki de başarı değildir. Hani şu eğitimler var ya, Amerikalilarin tüm 3. Dünya ülkelerine sattikları... "Birilerini modelle, onun yaptiklarını yap, sen de başarirsın." Hayat bir yarış değil. Eğer öyle olsaydi çoğumuz kaybeden olurduk değil mi? Ne de olsa yarişlarin tek bir kazanani olur, gerisi kaybeder. Acaba hayata bir yarış olarak bakan, birbirini hirsla geçmeye çalışanlar mi daha insan yoksa hayata bir yarış gibi bakmayan, hayat yolunda ara sıra durup çevresine bakan, düşenleri kaldırmaya çalışanlar mi?
96 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
Günah tekrar canlandı ve işte şimdi ben öldüm.
*Ağlamak isterdim. Yazık ki kalbimi bir çölden daha çorak hissediyordum.* *"Seven bir ruh, gönüllü olarak itaat etmekten mutluluk duyar; ancak hiçbir şey huzuru aşksız bir itaat kadar gölgeleyemez."* Arka Kapak.. Nobel ödüllü yazar André Gide’in Pastoral Senfoni’si, okura birden fazla dünyanın kapılarını aralayan, huzur arayan,
Pastoral Senfoni
Pastoral SenfoniAndré Gide · Timaş Yayınları · 20214,503 okunma
Resim