" . Yaz mevsiminin günlerinden birindeydik. Öğlen sonu iş molası vermiş, yazlık mutfağın önündeki balkonda annemin gençlik yıllarında dokuduğu halının üstüne oturmuş çay içiyorduk(bu halı hâlâ durur♡ evimizde zamana direnen yegâne eşyalardan birisi sadece).Babam Libya'ya giden Türk işçilerden biriymiş. Libya'da Kaddafi yönetimine karşı başlayan direniş dünyayı sallamış ve Kaddafiyi halkı acımasızca öldürmüştü.
Bunun nedenini merak ettim.
" Baba sen gittin gördün oraları. Kaddafi gerçekten kötü biri miydi? Halkına zulmeden biri miydi? " ( bu arada babam 73 yaşında)
"Hayır kızım." dedi. "O, hep halkını seven koruyan birisiydi. Elektirik parası almaz, halkı nasıl refah edecekse öyle yaptı" dedi.
Ve sonra dedi ki:
" Çalışmaya gittiğimde deverimlere ben de katılmıştım"
Sonra annem girdi araya :
" He kızım, çoluk çocuk burda aç, baban Libyada devrim yaparmış. Boş valizle gidip boş valizle geldi. Getirdiği tek şey devrim bayraklarıyla arapça yazılı kâğıtlardı."
Olayın bütün büyüsü kaçtı. Annemin olaya bakış açısı beni hâlâ güldürür:)